Saygı duruşunda bulunulması ve istiklal marşımızın seslendirilmesiyle başlayan toplantıya, AK Parti Muğla İl Başkanı Kadem Mete, Milas İlçe Başkanı Levent Akyer, Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hasan Yalçın Yayla, Memur Sen İl Başkanı Önder Uçak, sendika üyesi kurum yöneticileri ve çalışanları katıldı.Memur Sen Milas İlçe Temsilcisi Arif Mazı’nın açılış konuşmasının ardından AK Parti İl Başkanı Kadem Mete ve Memur Sen Muğla İl Temsilcisi Önder Uçak tarafından kısa birer konuşma yaptı.
Referandum için ‘Hayır’ diyenlerin büyük bir bölümünün neden hayır dediklerini bilmediği iddia eden AK Parti Muğla İl Başkanı Mete, “Karşımızda bir grup var hayır diyenler. İnanın birçoğu neden hayır dediklerini bilmiyor. Biz sabrımızla onlara ne için evet demeleri gerektiğini anlatacağız. Konuyla ilgili birçok yalanlar da söyleniyor. Önemli sıfatları olan kişiler, insanların huzuruna çıkarak yalanlar söylüyorlar. Bunların içerisinde halkın seçtiği milletvekilleri de var, profesörler de var. Lütfen internetten şu maddeleri bir indirin ve daha sonra hayırcıların neden hayır dedikleriyle karşılaştırın. Neden hayır denilmesi gerektiğine dair benzer bir şey bulursanız getirin bende hayır diyeyim. Hayır için ifade ettikleri hiçbir benzerlik yok maddeler içerisinde. Yılmadan biz bu maddeleri doğru bir şekilde insanlara anlatacağız. Mevcut sistem darbeler doğuran, elzem bir sistem. Onun için bu sistemin değişmesi lazım” dedi.
"11 iş kolunun 9’unda yetkiliyiz"
İl Başkanı Mete’nin ardından kürsüye davet edilen Memur Sen Muğla İl Başkanı Önder Uçak ise sendika çalışmaları hakkında bilgiler aktararak, “Muğla’da en büyük sendika olarak sürekli alanlardayız. Kamu çalışanlarının sorunlarına çare olmak adına mücadele veriyoruz. Muğla’da şuanda on bin üyeye yaklaştık.11 iş kolunun 9’unda yetkiliyiz” dedi.
"Hiçbiri 15 Temmuz gibi olmadı"
Yapılan açılış konuşmalarının ardından Eğitim Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hasan Yalçın Yayla, kürsüye geldi. Sendika üyelerinin bir araya gelmesinin birilerinin en büyük korkulu rüyası olduğunu ifade eden Yayla, “Sizlerin bugün burada bir araya gelmesi birilerinin korkulu rüyası. Zor günler geçirdik. Her şey bitti dediğimiz anda 15 Temmuz’u yaşadık. Bu ülkenin halen daha dik duran insanlara ihtiyacı var. Bugün sizler burada olmasaydınız o vesayet odakları halen daha hesaplar içerisinde olacaktı. Milletin bağrından çıkan siyasetçileri idam ettiler, sürdüler. Fakat hiçbiri 15 Temmuz gibi olmadı. Çünkü bu sadece bir darbe girişimi değil, bir işgal süreciydi. Muğla’da bu süreci çok yakından ilgilendiren illerden birisiydi. Birilerinin sokağa inmesi gerekiyordu. Omzunu, omurgasını dik tutması gerekiyordu. Bu haksızlığa karşı çıkılması gerekiyordu. Memur Sen bunu gerçekleştirdi. Daha önce sayımız azdı ve bu nedenle bedeller ödedik. 28 Şubat bunlardan bir tanesi. Bizim gibi sivil toplum örgütlerine ne kadar çok ihtiyaç duyulduğunu biliyoruz. Bu insanlar olmasaydı 28 Şubat’ta meydana gelen olaylar yine başımıza gelmişti. Bu irade var olmasaydı biz bugün burada toplanamazdık. 15 Temmuz bizim için bir milat ve başlangıç” dedi.
"Sadece özlük değil, özgürlük mücadelesi"
Konuşmasını referandumda neden “Evet” diyeceklerine dair bilgiler aktararak sürdüren Yayla, “Biz niye evet diyoruz. Bizim evetlerimiz siyasetin evetlerinden biraz daha farklı. Biz bu sürece katkı sağlamazsak ekmeğimizin elimizden gideceğini biliyoruz. Bizim yaptığımız iş sadece özlük değil, özgürlük mücadelesi. Bu süreç özgürlük ve özlük haklarınızı da ilgilendiriyor. 15 Temmuz’un bekçisi, 16 Nisan’ın ‘Evet’çileriyiz. Bu Evet sadece bu coğrafyadaki insanların özgürlüğü için verilen bir evet değil. Bu mazlum coğrafyaya umut olan tek yer burası. Artık maskeler indi. Beraber olmak için mücadele ettiğimiz batının gerçek yüzünü gördük. Bugün hayır kampanyası yapanlar, PKK terör örgütüyle fotoğraf verenler, özgür ülkelerde kendilerini ifade ederken, evet için gidenlere kapıların nasıl kandığını hep birlikte gördük. Burada bulunanlar, burada bulunmayanlara ne için evet diyeceğimizi ne için Memur Sen’e üye olduğumuzu, bu üyeliğimizin sadece kağıt üzerinden ibaret olmadığını anlatmak zorunda. Hem istikbal, hem istiklal hem de geleceğimiz için yapmak zorundayız.
Referandum maddelerinin neler olduğunu çok iyi biliyorlar ve o yüzden Hayır tepkisi gösteriyorlar. Diktatör yaratılıyor diyorlar. Tanka, topa karşı gelen millet diktatöre karşı mı gelemeyecek. Bu millete haksızlık edilmesin” dedi.