Almanya'nın liderliğinde AB, kaçak göçü engellemek amacıyla iltica kabul oranlarına dayalı yeni anlaşmayı Brüksel'de kabul etti. Anlaşma, belirli ülkelerden gelenleri kamplara almayı öngörüyor ve sınır kontrollerini sıkılaştırıyor.
Avrupa Birliği (AB) üyesi Almanya, kaçak göçü engellemek amacıyla sınır kontrollerini artırdıktan sonra, Brüksel'de AB ile "kaçak göçün önlenmesi" konusunda yeni bir anlaşmaya vardı. Çarşamba günü yapılan anlaşma, iltica kabul oranı yüzde 20'nin altında olan ülkelerden gelenlerin AB'ye alınmamasını öngörüyor, Türkler için bu oran yüzde 14.
Anlaşmanın yürürlüğe girmesi 2024 yaz aylarında bekleniyor. Anlaşmanın temel maddeleri şu şekilde işleyecek:
**1. Kamplara Alınacak Gruplar:** AB'ye kaçak giriş yapmış veya iltica talebinde bulunmamış Türkler, Hintler, Tunuslular, Bangladeşliler, Faslılar, Sırplar, Bosnalılar ve diğer belirtilen ülkeler sınırlarda oluşturulan kamplara alınacak. Bu kamplar, AB'nin dış sınırlarında konumlanacak ve bu kişiler AB'ye alınmayacak.
**2. Kampların Kapasitesi:** Kamplar, 30 bin kişilik bir kapasiteyle başlayacak ve daha sonra kapasite 120 bine kadar çıkabilecek. Kamplarda bulunan kişilerle ilgili kararlar 7 gün içinde alınacak ve ilgili kişiler geldikleri ülkeye veya üçüncü bir ülkeye gönderilecek.
**3. Kabul Etme Yükümlülüğü:** Ülkesinden geçip Almanya veya Fransa gibi ülkelere sığınma talebinde bulunan ancak geri almak istemeyen ülkeler, her iltica başına 20 bin Euro ödemek zorunda kalacak. Bu ceza, özellikle ilticacıları geri almak istemeyen ülkeleri caydırmayı amaçlıyor.
**4. Parmak İzi ve İlk Gelin Ülke İlkesi:** AB tarafından belirlenen parmak izleri, sınır dışı işlemlerinde ve kimlik tespitlerinde kullanılacak. Ayrıca, sınır dışı kararları için süre 28 güne çıkarılacak ve polisin arama yetkileri genişletilecek.
**5. Hızlı İltica Süreçleri:** İltica prosedürleri hızlandırılacak ve tüm işlemler 12 hafta içinde tamamlanacak. Durumu belirsiz olanlar da geldikleri ülkeye geri gönderilecek.
**6. Almanya'nın Sertleşen Tutumu:** Almanya, yeni Vatandaşlık Reformu ile iltica ve sınır dışı konularında daha sert bir tutum benimseyerek polisin hak düşürücü sürelerini uzattı. Yurtlarda yapılan aramalarda ve kimlik tespitlerinde geniş yetkiler getirildi. İltica hakkını kötüye kullanmak isteyenlere karşı sınır dışı işlemleri sırasında bir avukat görevlendirilecek ve Almanya tarafından atanacak bu avukatlar, sınır dışına nezaret edecek.