Silikon vadilerine öykünen hayatlar, bu kez Giresun’da çikolata atölyelerinde yeniden şekilleniyor. Almanya ve İsviçre’de yazılım mühendisliği eğitimi alan 3 genç, kod satırlarını bir kenara bırakıp Giresun’da fındık ve çikolatayı harmanlayarak kendilerine yeni bir gelecek kuruyor. Hedefleri artık dijital projeler değil, damaklara dokunan kaliteli çikolatalar üretmek. Kodları bıraktılar, çikolata kazanını karıştırıyorlar
Yıllarca Almanya ve İsviçre’de yazılım mühendisliği yaptıktan sonra, "Neden kendi hammaddemizi kullanarak kendi markamızı üretmiyoruz?" sorusu ile bugünlere geldiklerini belirten Emre Öztürk, "Almanya’da doğup büyüdük ve üniversitede Muhammed Mısır ve Nurullah Baba ile birlikte Yazılım Mühendisliği okuduk. Uzun yıllar bu alanda çalıştık. Yaz tatillerinde memlekete gelirken valizler dolusu İsviçre çikolatası getirirdik. Ama o çikolataların hammaddesinin memleketimiz Giresun’un fındığı olduğunu biliyorduk. Sonunda karar verdik. Hammaddesi Türkiye’de bulunan ürüne katma değer kazandıracak bir çikolata atölyesi kuracaktık. Bunun için İsviçre’de çikolata fabrikalarını gezdik, eğitimler aldık. Giresun’un fındığıyla birleştirirsek neden dünya markası olmayalım?’ dedik ve ’ChocoMoys’ markası ile yola çıktık" dedi. "Hayallerimizin peşinden gittik"
Amaçlarının üretim kapasitesini ve istihdamı artırarak bir marka oluşturmak olduğunu belirten Öztürk, "İnsanlar bu değişimi ilk başta tuhaf karşıladı ama biz hayallerimizin peşinden gittik. Tamamen yerli ve doğal üretim yapıyoruz. Şu anda 40 tonluk çikolata üretim kapasitesine ulaştık bile. Hedefimiz yalnızca üretmek değil, büyümek, istihdam sağlamak ve Giresun’u çikolata üretiminde söz sahibi yapmak. Artık dışarıdan çikolata ithal etmeye gerek yok. Gerçek kaliteyi Türkiye’de üretmek mümkün. Bunun için sadece cesaret ve sabır gerekiyor" diye konuştu. "Amacımız kâr değil, kalite"
Girişimcilerden Nurullah Baba da, projenin öncelikli amacının kar değil kalite olduğunu vurgulayarak "Almanya’dan iş disiplini, İsviçre’den kaliteyi aldık, hammaddemiz zaten Türkiye’de. Bu üç unsuru bir araya getirdik. Türkiye’de gerçekten kaliteli çikolata üreten yerli firma sayısı çok az. Çoğu çikolatayı Belçika’dan ithal edip burada eriterek üretim yapıyor. Biz ise tümüyle yerli ve milli ürünlerle üretim yapıyoruz. Aslen Gaziantepliyim ama artık kendimi yarı Giresunlu hissediyorum. Gaziantep’in plakası 27, Giresun’un 28. Ben de 27,5 diyerek fındık ve fıstığı birleştirdim bu ortaklıkla üretime başladık. Amacımız kısa zamanda büyük paralar kazanacak yatırım olsaydı bunu yazılım şirketi kurarak yapardık. Ancak bizim amacımız ülkemizin ürününe katma değer sağlamaktır" şeklinde konuştu. "Yazılım bilgimiz bize avantaj sağlıyor"
Yazılım geçmişlerinin dijital pazarlama süreçlerinde büyük avantaj sağladığını belirten Baba, "E-ticaret altyapısını ve web sitemizi kendi imkânlarımızla kurduk. Sosyal medya ve dijital pazarlamada yazılım bilgimiz sayesinde hızlı yol alacağımıza inanıyoruz" dedi.
Gençlere de tavsiyede bulunan Baba, "Yurt dışına gitme hayali kuran gençler için söyleyebileceğim şey, başkalarının ne dediğine fazla takılmayın. Hayallerinizin peşinden gidin. Türkiye üretim açısından çok uygun bir ülke. Hammaddemiz bol, sadece cesaret etmek gerek. Çalışmanın ve üretmenin olduğu yerde bu ülke fırsatlarla dolu" ifadelerini kullandı.
HABER KAYNAĞI : İHA