Sol Parti Marmaris İlçe Başkanlığı üyeleri, Bartın'ın Amasra ilçesindeki maden ocağında meydana gelen grizu patlaması nedeniyle 41 işçi hayatını kaybetmesi ve dezenformasyonla mücadele kanunuyla ilgili açıklama yaptı. Partililer adına açıklama yapan Atilla Geniş, “Amasra’da yaşanan kaza değil, hepimiz biliyoruz. Bu bir tercih meselesidir. Önlem alınabilirdi. Engellenebilirdi. Fakat umursamazlığa, kar hırsına mahkum edildi hayatlar” dedi.
Sol Parti Marmaris İlçe Başkanlığı üyeleri, Bartın'ın Amasra ilçesindeki maden ocağında meydana gelen grizu patlaması nedeniyle 41 işçi hayatını kaybetmesi ve dezenformasyonla mücadele kanunuyla ilgili açıklama yaptı. Partililer adına açıklamayı Atilla Geniş okudu.
ÖNLEM ALINABİLİRDİ
Amasra’daki maden faciasında önlem alınabileceğini belirten Atilla Geniş, “Gün geçmiyor ki, ülkemizde kötü bir olay gerçekleşmesin. Özelleştirmelerin, sosyal devlet ilkesinden kopuşun, yoksulluğun ve yolsuzlukların ülkemizi ve insanlarımızı içine düşürdüğü bu düzen artık son bulmalıdır.
Kamunun tasfiyesi, çalışanların iş güvenliklerinin elinden alınması, sahte sendikalar eliyle yok edilen hak mücadelesi, yapanın yanına kar kalması, ahlaki değerlerin yok edilmesi, siyasetin halk için değil de, kişisel çıkar için yapılması, adalet sisteminin bozulması, yaratılan düşmanlık ve baskıcı, özgürlükleri kısıtlayıcı yönetim anlayışının geldiği nokta bu.
Amasra’da yaşanan kaza değil, hepimiz biliyoruz. Bu bir tercih meselesidir. Önlem alınabilirdi. Engellenebilirdi. Fakat umursamazlığa, kar hırsına mahkum edildi hayatlar.
Sosyal ve kamusal niteliğini kaybetmiş bir sistemin, ne denli ölümcül olabileceği görülmektedir. Alın teri ile yaşamaya çalışanların kaderi değildir ölmek. Bu işin fıtratında bunlar var demek, onları ölüme terk etmektir.
İşçinin fıtratında cefa, birilerin fıtratında sefa. Yok öyle yağma.
Halk ekonomik sıkıntıları ile boğuşup yaşamaya çalışırken, çoluk çocuğunun geleceğini düşünürken, toprağın üstünde, yoksulluk altında ölüm varken, tabi ki buradan çıkış yolları yaratacaktır. İtirazlarını ve eleştirilerini ve yönetimin kötülüğünü dillendirecektir” dedi.
MEDYAYI CEZALANDIRMA YASASI
Dezenformasyonla mücadele kanununa da değinen Geniş, yasanın medyayı cezalandırmak başka amacı olmadığını vurguladı. Geniş sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye seçime giderken iktidarın "dezenformasyonla mücadele” adı altında gündeme getirdiği yasanın, halkın sesini kısmaya çalışmak, baskıdan ve medyayı cezalandırmaktan başka amacı olmadığı aşikardır.
Ülkemizin içinde bulunduğu yoksulluk ve yolsuzluk herkesin malumu iken, muhalefeti böylesi hamlelerle susturmaya çalışmak, çare olacak mı bu sömürü düzenin devamına?
Peki muhalefete ne demeli ? Böylesi önemli bir konuda muhalefet partilerinin 227 milletvekilinin sadece 70’inin oylamaya katılmasından ne anlam çıkarmalıyız? Muhalefet olarak, yerelde ve genelde hükümet etme anlayışına eleştiriler getirirken, aynı yöntem ve bakış açısı ile hareket etmek kime ne kazandıracak.
Bizim sorunumuz güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönmek mi, yoksa parlamenter sistemde, toplumsal çıkar için çareler ve çözümler üretmek yerine, bizi bu duruma getiren hataların neler olduğumu?”
BU KARANLIKTAN ÇIKIŞ VARDIR
Maden faciasından hayatını kaybedenlere başsağlığı dileyen Geniş, yaralılara acil şifa temennisinde bulundu. Geniş, “Marmaris Sol Parti üyeleri olarak öncelikle Amasra’da yaşamını yitiren kardeşlerimize rahmet, yakınlarına baş sağlığı, yaralılara da geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor ve hak mücadelelerinde yanlarında olduğumuzu bilmelerini istiyoruz.
Dezenformasyon yasası adı altında meclisten geçen sansür yasasına gelince, yandaşlıkla hareket ederek, çıkarına geldiğini savunanları, eylem ve mücadele tercihlerini bu şekilde gerçekleştirenleri korkutabilir. Fakat doğruyu söylemekten, iyinin ve doğrunun yanında mücadele etmekten çekinmeyen bizleri ve bizim gibi olanları susturamayacağını biliyoruz.
Sol Parti olarak halkımızın tercihsiz olmadığını, birlikte vereceğimiz mücadelenin, bizi ve ülkemizi arzuladığımız güneşli günlere çıkaracağını biliyoruz. Türkiye’nin çıkış yolu, ancak yönelimi sosyalizme uzanan bir devrimci, demokratik geçiş programı ile mümkündür.
Buna göre siyasal sistem, laiklik, bağımsızlık, kamuculuk, eşitlik ve özgürlük temelinde bütünüyle yenilenmelidir. Bu karanlıktan çıkış vardır. Bu karanlıktan çıkış vardır. Bu karanlıktan çıkış vardır dostlarımız” diye konuştu.
MİKAİL ZEYBEK