Özellikle deniz, kum, güneş ile bilinse de Marmaris’in simgeleri sadece plajlar veya yat limanlarıyla sınırlı değil doğası, yöresel ürünler ve kentin ruhuna işlemiş heykeller de Marmaris’in hafızasında yer ediyor.
“Altın Sıvı” çam balı
Marmaris çam ormanlarının gizli hazinesi olarak anılan Marmaris Çam Balı, coğrafi işaretli üretimiyle dikkat çekiyor. 2019’da coğrafi işaret belgesi alan ürün, her yıl denetim sürecinden geçiyor ve nitelikli üreticilere sertifika plaketi veriliyor. 2025 sezonunda Bayır, Osmaniye ve Turgut mahallelerinde ilk bağ sağımı yapıldı; merkezde 455 arıcı 100 bin kovanla üretime hazır bekliyor. Ürünün koyu rengi, yoğun kıvamı ve uzun saklanabilme özelliği, Marmaris Çam Balı’ nı benzerlerinden ayırıyor.
‘’Yer Fıstığı tarladan simgeye’’
Turizmle iç içe geçmiş bir kent olan Marmaris tarımsal kimliği ile de ön plana çıkıyor. Marmaris Yer Fıstığı Turgut Mahallesi’ndeki üreticilerin çalışmalarıyla yeniden canlandırıldı. 2022 yılında coğrafi işaret belgesi alarak “Marmaris Yer Fıstığı” adı resmiyet kazandı. Türk Patent verilerine göre, bu fıstığın iri taneli, pembe tonlarında ve lezzet açısından yoğun aromalı olması, onu farklı kılıyor.
‘’İnci heykeli kentin giriş kapısı’’
Marmaris’e gelenleri karşılayan ilk sembollerden biri, yolda yer alan İnci Heykeli. 1985’te karikatür sanatçısı Lütfü Küçük’ ün “Dünyanın İncisi Marmaris” temasıyla Paris’te kazandığı ödülü simgeleyen karikatürünün anısına, 1986’da heykel haline getirildi.
‘’Beldibi girişinde bulunan Efe heykeli’’
Marmaris’in Beldibi Mahallesi girişinde yer alan Efe Heykeli, yöre halkının bağımsızlık ruhunu ve Ege’nin kültürel mirasını temsil ediyor. Yöresel efe kıyafetiyle tasvir edilen bu heykel, Marmaris’in sadece turizm değil, aynı zamanda Anadolu’nun köklü kültürünü de yaşatan bir belde olduğunu hatırlatıyor.
‘’Marmaris’in merkezinde bulunan Atatürk heykeli’’
Marmaris'in en önemli simgelerinden sahile vardığınızda sizi karşılayan önemli bir anıttır. Atatürk Heykeli, Marmaris'e karadan ve denizden giriş yapanlar için ilk karşılama noktalarından biri olarak dikkat çeker.
‘'Marmaris’in Unutulmaz mirası yelkenli Paraçele’’
Marmaris’in denizcilik geçmişinde özel bir yere sahip olan Yelkenli Paraçele, 1800’lü yıllardan itibaren bölgeye özgü olarak çam ve dut ağaçlarından üretilen geleneksel bir ahşap tekne türüdür. Bu zarif tekneler, Marmarisli denizcilerin geçim kaynağı olmuş; balıkçılık, taşımacılık ve ticaret için kullanılmıştır.
Yıllar içinde unutulmaya yüz tutan bu el işçiliği sanat, Cumhuriyet’in 101. yılı vesilesiyle Marmaris Belediyesi ve Ticaret Odası’nın girişimiyle yeniden hayat buldu. Ahşap tekne ustası Mustafa Kısaoğlu tarafından %100 el işçiliğiyle üretilen yeni paraçele, Saman İskelesi’nde sergilenmeye başlandı.