Dünya üzerindeki omurgalı popülasyonlarında son 50 yılda yüzde 69’luk bir düşüş yaşandığını belirten WWF (World Wide Fund for Nature - Türkiye Doğal Hayatı Koruma Vakfı) iklim krizinin, ormansızlaşma ve yasadışı yaban hayatı ticareti gibi insan kaynaklı tehditler, biyolojik çeşitliliği tehlikeye attığını açıkladı. "Birlikte Mümkün" anlayışıyla doğayı korumak, hem ekosistemlerin hem de insanlığın geleceği için kritik öneme sahip olduğu belirtildi.
“Korumazsak kaybederiz” başlığıyla yapılan açıklamada, “Dünya zengin ve çeşitli ekosistemleriyle birçok canlıya ev sahipliği yapıyor. Ancak bu doğal zenginlik, son yıllarda ciddi tehditlerle karşı karşıya” ifadelerine yer verildi.
ÜLKEMİZDE 401 TÜR TEHDİT ALTINDA
Türkiye’de de doğal alanlarımızı hızla kaybederken, tehdit altında olan türlerin sayısı da hızla artıyor. Ülkemizde 10 binden fazla bitki türü, 153 memeli, 490 kuş, 480 deniz balığı, 384 kelebek, 106 sürüngen ve 80 binden fazla omurgasız tür yaşamakta. 2018 IUCN kırmızı listesine göre ülkemizde 401 tür tehdit altında.Eğer bu şekilde devam edersek popülasyonlar azalmaya devam edecek, doğal hayat yok olmaya sürüklenecek ve hepimizin bağlı olduğu ekosistemlerin bütünlüğü tehlikeye girecek. Yeni bir başlangıca her zamankinden daha çok ihtiyacımız olan bu günlerde hem doğanın sağlığını hem de kendi sağlığımızı korumak için yapmamız gereken türleri ve yaşam alanlarını korumaktır.
DOĞANIN DENGESİNİ KORUMAK
Biyolojik çeşitliliğin azalmasının sadece türlerin yok olması anlamına gelmediğinin de belirtildiği açıklamada, “Aynı zamanda insanların yaşam alanları ve kaynakları üzerinde de derin etkiler yaratıyor. Doğanın dengesini korumak için herkesin sorumluluk alması ve bu konuda farkındalık yaratması büyük önem taşıyor. ‘Birlikte Mümkün’ anlayışıyla, yaban hayatı ve doğal yaşam alanlarını korumak, hem ekosistemlerimizin sağlığı hem de insanlığın geleceği için hayati bir gereklilik. Bu noktada, bireylerden hükümetlere kadar herkesin katılımı, sürdürülebilir çözümler geliştirilmesi için kritik öneme sahip.
Eğer doğayı koruyamazsak, kaybedecek çok şeyimiz olacak. Herkesin bu konuda üzerine düşeni yapması, hem bizim hem de gezegenimiz için hayati önem taşıyor. Doğayı koruyarak, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakabiliriz” denildi.
BU GİDİŞATA DUR DİYEBİLECEK SON NESİL BİZİZ
Açıklamada ayrıca şunlara yer verildi: “Gelecek nesillere yaşayan bir dünya bırakabilmek bizim elimizde. Çünkü bu gidişata dur diyebilecek son nesil biziz. Bugün harekete geçmez ve somut adımlar atmazsak her şey için çok geç kalmış olabiliriz. WWF- Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) olarak biyolojik çeşitliliğin korunması adına; korunan alanların sayısını ve korunma gücünü artırmak için kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler, STK’lar ile birlikte çalışıyoruz.
Bu eşsiz canlıları #KorumazsakKaybederiz, doğayla uyumlu yeni bir düzen için sen de aramıza katıl.