Ceza hukuku alanında çalışmalar yapan Avukat Pelin Karaçam, kamuoyunda tartışılmakta olan olası af düzenlemesine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, hâlihazırda yürürlükte bulunan veya Türkiye Büyük Millet Meclisi gündeminde kesinleşmiş bir af yasasının bulunmadığını ifade etti. Karaçam, bu hususta kamuoyunun resmî açıklamalar dışında yapılan yorumlara karşı temkinli olması gerektiğini vurguladı. Av. Karaçam açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Af, yalnızca cezaların kaldırılması anlamına gelmez. Toplumsal adaletin, mağdur haklarının ve kamu düzeninin korunması bakımından dengeli ve ölçülü biçimde hazırlanması gerekir. Aksi hâlde, af uygulamaları toplumda adalet duygusunu zedeleyebilir.” Af Düzenlemesinin Zamanlamasına İlişkin Değerlendirme Karaçam, olası bir af düzenlemesinin yürürlüğe girme zamanına ilişkin kesin bir tarih bulunmadığını, konunun tamamen yasama süreci, siyasi irade ve yargı dengeleri çerçevesinde şekilleneceğini belirtti. “Henüz Meclis’e sunulmuş, komisyondan geçmiş veya resmiyet kazanmış bir tasarı mevcut değildir. Dolayısıyla ‘af ne zaman çıkacak’ sorusuna bugünden kesin bir yanıt verilmesi mümkün değildir.” ifadelerini kullandı. Avukat Karaçam, kamuoyunda dile getirilen “2025 yılı içerisinde infaz indirimi veya kısmi af düzenlemesi yapılabileceği” yönündeki söylentilerin, resmî bir dayanakla desteklenmediği sürece spekülatif nitelikte değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Olası Af Düzenlemesinden Kimler Yararlanabilir Av. Karaçam, geçmiş uygulamalardan yola çıkarak olası bir af veya infaz indirimi düzenlemesinde kapsamın kanun metniyle belirleneceğini ve şu unsurların dikkate alınabileceğini ifade etti: • Belirli bir tarihten önce işlenmiş suçların kapsam dâhilinde olabileceği, • Terör suçları, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, kadına yönelik şiddet ve uyuşturucu ticareti gibi ağır suçların genellikle kapsam dışında bırakıldığı, • İlk kez hüküm giymiş, iyi hâlli mahkûmlar veya cezasının belirli bir kısmını infaz etmiş olanların düzenlemeden yararlanabileceği, • Yaş, sağlık durumu veya çocuklu kadınlar gibi insani gerekçelerin, özel af düzenlemelerinde dikkate alınabileceği. Kamuoyuna Uyarı Avukat Karaçam, af konusunun toplumda “umut tacirliği” aracı hâline getirilmemesi gerektiğini belirterek şu uyarıda bulundu: “Henüz yasalaşmamış düzenlemeler üzerinden kişilere umut aşılamak doğru değildir. Af, bir hukuk aracıdır; siyasi vaat veya beklenti konusu yapılmamalıdır.” Son olarak Karaçam, olası bir af yasası yürürlüğe girdiğinde kapsamın açıkça kanunla belirleneceğini, her hükümlünün otomatik olarak aftan yararlanamayacağını ve infaz savcılıklarınca bireysel değerlendirmeler yapılacağını da hatırlattı.

HABERİ SİTEDEN OKU...