Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ), canlı hücrelerden oluşan ve insan organlarını taklit eden çip organlar üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Çip organlar, ilaç geliştirme süreçlerini hızlandırmak, yan etkileri test etmek ve kişiye özel tedaviler sunmak amacıyla geliştiriliyor.
ESOGÜ Hücresel Tedavi ve Kök Hücre Üretim, Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde (ESTEM) yürütülen çalışmalarda, laboratuvar ortamında üretilen bu mikro yapılar, insan vücudundaki biyolojik süreçleri taklit ederek yeni ilaçların etkilerini daha hızlı ve güvenilir bir şekilde analiz etmeye olanak sağlıyor.
Alternatif Bir Test Yöntemi
Çip organlar, özellikle hayvan deneylerine alternatif oluşturabilecek bir teknoloji olarak öne çıkıyor. ABD'de 2024 yılında ilaca bağlı karaciğer hasarının test edilmesi amacıyla pilot uygulamalar başladı. Türkiye’de de çeşitli akademik ve kurumsal desteklerle bu alandaki çalışmalar hız kazanıyor.
Çalışmaları yürüten ESOGÜ Mühendislik-Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Hüseyin Avcı, çip organların ilaç ve tedavi süreçlerini kökten değiştirebileceğini belirterek, "Bu cihazlar tıpkı sağlık sektörünün İHA ve SİHA’ları gibi düşünülebilir. Küçük ama büyük veriler sağlayan teknolojiler" ifadelerini kullandı.
Uluslararası Başarı ve Gelecek Perspektifi
ESOGÜ ekibinin çalışmaları, uluslararası bilim dünyasında da dikkat çekiyor. Çip organlarla ilgili yapılan araştırmalar, prestijli akademik dergilerde yayınlanarak büyük ilgi gördü. Son olarak "Advanced Materials Interfaces" dergisinde kapak olarak yayınlanan makale, çip organların tıbbi ve biyoteknolojik kullanım alanlarını kapsamlı bir şekilde ele aldı.
Biyoteknoloji ve tıp alanında devrim yaratma potansiyeline sahip olan çip organ teknolojisi, sağlık sektöründe güvenilir, hızlı ve maliyet etkin çözümler sunarak gelecekte daha geniş bir kullanım alanına sahip olabilir.