Girgin şu açıklamalarda bulundu: “Orman Genel Müdürlüğü 5 bin geçici yangın işçisi alımı yapacak. Peki, neden 5 bin? Peki, neden geçici? Sendikalara göre en az 20 bin işçi alınması gerekiyor. Ormancılık faaliyetleri kamusal bir hizmettir, süreklilik arz eder. Bu kadar önemli bir hizmet için gerekli bütçe ayrılabilir. Bütçe’de faize neler gidiyor? Onun çok küçük bir kısmı ile ormancılık faaliyetleri kadrolu işçilerle yürütülebilir. Unutmayalım, ormanlar bize gelecek kuşaklardan emanet. Gözümüz gibi bakmalıyız. Bu da işçilerimizin eliyle olacak, onlardan kadroyu niye esirgiyor iktidar?”
ŞEFFAFLIK VE LİYAKAT ESAS ALINSIN!
“Geçen yaz orman yangınları şiddetle devam ederken mülakatla işçi alımı yapıldı. Hakkıyla işe giren çocuklarımızın yanında yangınları fırsat bilerek üst düzey bürokratların yakınlarının da tercih edildiğini herkes biliyor; buna izin vermeyeceğiz.
Orman yangınları şiddetle devam ederken, mülakatla işçi alımı konusunu hiç eleştirmedik. Çünkü bir an önce yangın işçisi alımına ihtiyaç vardı.
Liyakati hayatın her alanında tesis etmek bizim siyasal hedefimiz. Çocuklarımız acaba benim önüme biri geçer mi diye kaygılanmamalı. Hak eden hak ettiği işi yaparsa, kamusal hizmetler daha nitelikli olur. Bu çok zor değil.”
ORMAN KÖYLÜLERİNE ÖNCELİK VERİLSİN!
“Orman muhafaza memurları geçmişte görevlendirilirken orman köylüsü olma koşulu göz önünde bulunduruluyordu. Bu durum iki nedenle önemliydi. Birincisi bu insanlar ormanı ve ormancılığı en iyi şekilde tanıyanlardı. İkinci nedeni ise orman köylüsünün (kırsalın) desteklenmesi hedeflenmişti.
Şimdi yapılacak bütün alımlarda da bu şart tekrar getirilmelidir.”
Girgin sözlerini şu cümle ile noktaladı: “Taşı yastık, toprağı döşek yapan orman işçilerinin tamamı kadrolu olmalıdır.”