Açlık sınırının 18 bin 969, yoksulluk sınırının ise 61 bin 788 lira olduğu ülkemizde Temmuz’dan itibaren geçerli olmak üzere memurlara toplamda yüzde 19,31 zam oranına Birlik Sağlık Sen genel başkanı, BASK Konfederasyonu Genel Sekreteri Ahmet Doğruyol itiraz etti. Doğruyol yaptığı açıklamada, “Enflasyon farkı zam değildir” dedi.
ZAM YAPIYORUZ DİYEREK, MEMURLA EMEKLİYLE ALAY ETMEYİN
Yaptığınız sadece ve sadece reel olmayan enflasyon oranlarına karşı alım gücünü kısmen korumaya çalışmaktır” diyen Ahmet Doğruyol, “Zam yapıyoruz diyerek, memurla emekliyle alay etmeyin. Verdiğinizi ifade ettiğiniz zamla memur ve emekli fakirleşmeye devam ediyor. Enflasyon oranında verildiği ifade edilen zam memur ve emeklinin maaşını enflasyon karşısında korumama çabasından ibarettir. Kaldı ki enflasyon oranında verildiği ifade edilen zam vatandaş gözünde de inandırıcılığını yitirmiş olan TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranında yapılmaktadır.
Yapılan zam reel enflasyon üzerinden yapılmadığı için bırakın alım gücünü artırmayı memuru fakirleştirmeye devam etmektedir. Memur, emekli işçi gibi sabit ücretlilerin enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde maaşlarının her ay enflasyon oranında artırılarak hesaplanması gerekmektedir.
TÜRK İŞ’İN HAZİRAN AYI ARAŞTIRMASINA GÖRE
Doğruyol açıklamasının devamında, “Açlık sınırının 18 bin 969, yoksulluk sınırının 61 bin 788 TL olduğu ülkemizde, bekâr bir çalışanın ‘yaşama maliyeti’ ise aylık 24 bin 614,20 TL’ye yükselmiştir. Asgari ücretin 17 bin TL, ortalama emekli sandığı aylığının 15 bin TL, BAĞKUR-SSK emekli aylığının 10 bin TL ve ortalama memur maaşının 34 bin TL olduğu günümüzde sabit gelirliler için yaşam koşulları oldukça zorlaşmıştır.
Ortalama memur maaşı yoksulluk sınırının neredeyse yarısına gelmiştir. Bu yaşanan ekonomik çıkmazın sebebi, sabit gelirlilerin artışlarının her daim enflasyon altında kaldığı ve enflasyon altında artışlara imza atıldığı için bu duruma gelinmiştir. 2024 enflasyon beklentisi bile yüzde 33 iken, (güncellenerek yüzde 38'e yükseldi) göz göre göre memur ve emeklilerine yüzde 15+ yüzde 10 artış verilmiş ve enflasyon altında kalmaya devam edin denilmiştir” diye konuştu.
SENDİKALAR YILLARDIR 5 KURUŞ ZAM ALMAMIŞLAR
Yetkili sendika olarak masaya oturan sözde sendikaların yıllardır 5 kuruş zam almadıklarını belirten Doğruyol, “Yaptıkları toplu sözleşmelerin hemen hepsinde imzaladıkları zam oranları enflasyonun altında kalmış maaşlar ve enflasyon oranına yükseltilmiştir. Yani bu güne dek yapılan toplu sözleşmeler zaman kaybıdır. Oynanan tiyatrodan ibarettir. Memur ve emeklilerimiz siz o masaya otursanız da oturmasanız da zaten enflasyon oranında zam alacaklardır. Zam alım gücünün artırılması demektir. Bu gün memura yüzde 100 zam yapsanız bile 2003 yılındaki alım gücüne ulaşamıyorsunuz. Altın ve dövize karşı değer kaybı devam ediyor. Mevcut hükümetin hesaplarına göre bile olsa temmuz ayında memura yapılacak zam, enflasyon artı yüzde 10 olmalıydı” ifadelerini kullandı.
EKONOMİK SIKINTILARIN FATURASINI YİNE SABİT ÜCRETLİLER ÖDÜYOR
Bu zammın oranı da yılın ilk 6 ayına ilişkin enflasyon rakamı olan 24,73 artı toplu sözleşme gereği yüzde 10= yüzde 34.73 olarak belirlenmesi gerektiğini de sözlerine ekleyen Ahmet Doğruyol, “Ekonomik sıkıntıların faturasını maalesef her zaman sabit ücretliler ödemektedir. Emeklilere verilen zam oranları ve kök maaş karmaşasıyla emeklilerimiz de maalesef ekonomik çıkmaza itilmişlerdir. İşçi memur ve emeklilerimiz en kötü dönemlerinden birini yaşamaktadırlar. Emeklilerimizin maaş artışlarındaki yüzde 5’lik farkında acilen giderilmesi gerekiyor” dedi.