Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’na hitabında, "Biz bugün, bu kürsüde kendi vatandaşlarımızla birlikte sesi kısılmak istenen Filistin halkının hissiyatına tercüman olmak için de bulunuyoruz" ifadelerini kullanarak, "Çocukların açlıktan, ilaçsızlıktan öldüğü bir dünyada huzur olur mu" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’nin New York kentinde temaslarına devam ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul Salonu’nda BM’nin 80. Genel Kurulu’na katılmak üzere temaslarını sürdürdüğü Türkevi’nden eşi Emine Erdoğan ve diğer kurmaylarıyla birlikte çıktı. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul Salonu’na gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM’nin 80. Genel Kurulu görüşmelerinde katılımcılara hitap etti.
Konuşmasına BM’nin 80’inci Genel Kurulu’nun tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını dileyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, insanlığın ortak vicdanını temsil eden bu kürsüden bir kez daha hitap etmekten büyük bahtiyarlık duyduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Genel Kurul Başkanlığını tamamlayan BM Genel Kurulu’nun 79. Dönem Başkanı Philemon Yang’ı tebrik etti, bu görevi devralan eski Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock’a başarılar diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Konuşmamın hemen başında, Filistin’in giderek artan sayıda ülke tarafından tanındığı bir dönemde, Filistin Devlet Başkanı Sayın Mahmut Abbas’ın bugün bizzat aramızda olamayışından duyduğum üzüntüyü ifade etmek istiyorum. Biz bugün bu kürsüde kendi vatandaşlarımızla birlikte sesi kısılmak istenen Filistin halkının hissiyatına tercüman olmak için de bulunuyoruz. Filistin Devleti’ni tanıyacağını açıklayan tüm ülkelere teşekkür ediyor, henüz bu kararı almayan devletleri ise bir an önce harekete geçmeye çağırıyorum" dedi.
Birleşmiş Milletler Şartı’nın bundan 80 yıl önce San Francisco’da imzalandığını ve 24 Ekim 1945’te yürürlüğe girdiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler Kuruluş Şartı’nın ilk maddesinin ilk kelimelerini burada tekrar hatırlatmak istediğini belirterek, "’Birleşmiş Milletler’in amacı, uluslararası barış ve güvenliği korumaktır’ Evet, bizler bu salonda Birleşmiş Milletler’in 80’inci yaşını kutlarken dünyanın birçok bölgesinde Kuruluş Şartı’nın ilk maddesinin ilk kelimelerine gölge düşürecek vahim hadiseler yaşanıyor. Özellikle Gazze’de gözlerimizin önünde 700 günü aşkın bir süredir soykırım devam ediyor" şeklinde konuştu.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarının aralıksız devam ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz toplantı halindeyken dahi Gazze’de şu anda siviller katlediliyor. Gazze’de ölen sivillerin sayısı 65 bini geçti. Enkaz altında kaç cenazenin olduğu henüz bilinmiyor. Ölenlerin 20 binden fazlası çocuk. İsrail tarafından, Gazze’de son 23 aydır her saat bir çocuk acımasızca hayattan kopartılıyor. Bunlar sayı değil dostlar, hepsi birer can, birer masum insan. Şu anda sadece silahlarla değil açlık silahıyla da insanlar öldürülüyor. 21’inci yüzyılda, medeni dünyanın bakışları altında, 146’sı çocuk 428 kişi açlıktan hayatını kaybetti ve sayı her geçen gün artıyor" dedi. Gazze’deki masum sivillerin fotoğraflarını gösterdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Gazze’deki günlük hayatı anlatan bir fotoğraf göstererek, "Ellerinde leğenli kadınlar. Lütfen hepimiz elimizi vicdanımıza koyup cevap verelim. 2025 yılında şöyle bir gaddarlığın makul bir sebebi olabilir mi? Fakat, insanlık adına bu utanç manzarası Gazze’de 23 aydır her gün tekrar ediyor. 365 kilometrekare içinde yaşayan 2,5 milyon Gazzeli, her gün yerinden ediliyor, her gün bir başka bölgeye göçe zorlanıyor" dedi.
Gazze’nin sağlık altyapısının tamamen çökmüş durumda olduğunu, doktorların öldürüldüğünü ya da gözaltına alındığını, ambulansların vurulduğunu, hastanelerin bombalandığını, yıkıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, tedavinin, operasyonun ve ilaç bulmanın mümkün olmadığını kaydetti. Erdoğan, "Bakın, Tayyip Erdoğan olarak içim yanarak içim kan ağlayarak söylüyorum. Henüz 2-3 yaşındaki, elleri, kolları, bacakları olmayan masum yavrucaklar, bugün maalesef, Gazze’nin olağan fotoğrafı haline gelmiştir" diye konuştu. "Birleşmiş Milletler, Gazze’de kendi çalışanlarını dahi maalesef koruyamamıştır"
Açlıktan ölme noktasına gelen bir çocuğun fotoğrafını da gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Buna hangi vicdan dayanır, hangi vicdan buna sessiz kalabilir? Çocukların açlıktan, ilaçsızlıktan öldüğü bir dünyada huzur olur mu" ifadesini kullandı. Herkesin anne-baba olduğunu, üzerine titrediği evlatları, torunları olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada, Amerika’da, Avrupa’da, dünyanın her yerinde, bir çocuğun eline küçük bir diken batsa, anne babaların yüreği yanıyor ama Gazze’de, çocukların elleri, kolları, bacakları anestezi yapılmadan ampute ediliyor. Kimse kusura bakmasın ama bu, insanlığın dip noktasıdır. İnsanlık tarihi, son bir asırda böyle bir vahşet görmemiştir. Her şey gözümüzün önünde cereyan ediyor. Gazze’deki soykırım medya, sosyal medya aracılığıyla her an canlı olarak yayınlanıyor" dedi. "Soykırımı gizleyemedi"
İsrail’in Gazze’de ulusal ve uluslararası basında çalışan 250 gazeteciyi kasıtlı olarak öldürdüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gazze’ye tüm girişleri yasakladı. Ama yine de soykırımı gizleyemedi. Filistin topraklarında devam eden soykırıma her fırsatta dikkatleri çeken Genel Sekreter Sayın Guterres’i gönülden destekliyorum, cesareti için kendisini bir kez daha tebrik ediyorum. Ancak Birleşmiş Milletler, Gazze’de kendi çalışanlarını dahi maalesef koruyamamıştır. Gazze’de insanlara yardım için koşturan 500 kişi öldürülmüştür. Bunların 326’sı BM personelidir" ifadelerine yer verdi.
HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : KAYNAK-İHA