
EPDK Enerji Dönüşüm Dairesi Başkanı İbrahim Öz elektrikli araçların piyasasına yönelik, "Önümüzdeki dönemde TOGG’un üretim kapasitesinin artmasıyla ve T10X’in yanında T10F gibi yeni model araçları piyasaya sunmasıyla beraber 2030 yılında 1 milyonu aşkın elektrikli aracın yollarımızda olmasını öngörmekteyiz" dedi.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) Enerji Dönüşüm Dairesi Başkanı İbrahim Öz, elektrikli araçların dünyadaki yeri hakkında bir açıklama yaptı. 2000’li yılların dünyadaki ekonomik durgunluk ve petrol fiyatlarındaki artışla beraber hem elektrikli araçlarla hem de batarya teknolojisiyle ilgili yeni teknolojik gelişmelerin gerçekleştiğini, hem otomobil üreticilerinin hem de tüketicilerin yeniden elektrikli araçlara yöneltmeye başladığını belirten Öz, "Elektrikli araçların yakıt maliyetleri benzin ve dizel yakıtlı araçlarla kıyaslandığında çok daha avantajlı bir durumda. Mevcut fiyatlarla, elektrikli araçların evden şarj edilmesi halinde oluşan yakıt maliyeti, benzin ve dizel yakıtlı araçların yakıt maliyetinin yaklaşık üçte biri seviyelerinde. Bu gibi sebeplerden kaynaklı olarak özellikle son 10 yılda tüm dünyada elektrikli araç sayılarının hızlı bir şekilde arttığını görmekteyiz" bilgilerini verdi. "2024 yılında elektrikli otomobil satışları dünya genelinde 17 milyonu aşarak satış payında yüzde 20’nin üzerine çıkmıştır"
Elektrikli araçların araç piyasasında önemli yere sahip olduğunu da belirten Öz, "2024 yılında elektrikli otomobil satışları dünya genelinde 17 milyonu aşarak satış payında yüzde 20’nin üzerine çıkmıştır. Sadece 2023 yılına kıyasla 2024’te satılan ek 3,5 milyon elektrikli otomobil, 2020 yılında dünya çapında satılan toplam elektrikli otomobil sayısından daha fazladır. Çin liderliğini sürdürdü; 2024 yılında satılan tüm otomobillerin neredeyse yarısı elektriklidir. Çin’de geçen yıl satılan 11 milyondan fazla elektrikli otomobil, sadece iki yıl önceki küresel satışların üzerinde gerçekleşti. Güçlü büyümenin devamı sayesinde Çin yollarındaki her 10 araçtan 1’i artık elektriklidir. Avrupa’da 2024’te EA satışlar, teşvik programlarının ve diğer destekleyici politikaların azalmasıyla durağanlaştı. Ancak bazı ülkelerdeki güçlü satışlar diğerlerindeki düşüşü telafi ettiği için elektrikli otomobillerin satış payı yüzde 20 civarında kaldı. ABD’de ise elektrikli otomobil satışları yıllık bazda yaklaşık yüzde 10 arttı ve satılan her 10 araçtan fazlası elektrikli hale geldi" değerlendirmesini yaptı. "Temmuz ayı itibarıyla ülkemizdeki elektrikli araç sayısının yaklaşık 292 bin adet olduğu görülmektedir"
Elektrikli araçların Türkiye’de yaygınlaştığını ve TOGG’un yeni modelinin çıkmasıyla birlikte daha da yaygınlaşacağını ifade eden Öz, "Temmuz ayı itibarıyla ülkemizdeki elektrikli araç sayısının yaklaşık 292 bin adet olduğu görülmektedir. Önümüzdeki dönemde TOGG’un üretim kapasitesinin artmasıyla ve T10X’in yanında T10F gibi yeni model araçları piyasaya sunmasıyla beraber 2030 yılında 1 milyonu aşkın elektrikli aracın yollarımızda olmasını öngörmekteyiz. Bu sayede karbondioksit emisyonlarının azaltılması ve kentlerdeki hava kalitesinin iyileşmesi ile birlikte ülkemizin fosil yakıtlara olan ithalat bağımlılığının azalması beklentisi içindeyiz" ifadelerini kullandı. "Toplam şarj noktası sayısı 33 bin 807 adet"
Şarj istasyonlarının çokluğunu belirten Öz, "Şu anda 81 ilimizde de şarj istasyonlarının bulunduğunu belirtmek isterim. Şarj istasyonlarında şarj hizmeti sunulan soket sayılarına (şarj noktalarına) bakacak olursak 25/08/2025 itibarıyla ülkemizde toplam 33 bin 807 adet şarj soketinin/şarj noktasının bulunduğu görülmektedir. Bunlardan 19 bin 372 adedi AC ve 14 bin 435 adedi ise DC sokettir" dedi.
Ülkemizde elektrikli araç şarj hizmetinin fiyatlamasının araca aktarılan birim enerji bedeli cinsinden uygulandığını belirten Öz, şu ifadelere yer verdi:
"Ülkemizde şarj hizmetinin fiyatlaması araca aktarılan birim enerji bedeli cinsinden uygulanmaktadır ve başka bir ad altında herhangi bir bedel talep edilmemesi gerekmektedir. Dünya uygulamalarına bakılacak olursa bu fiyatlamanın dakika cinsinden, dakika ve birim enerji bedelinin çeşitli oranlarda birleşimi ile uygulandığı bir çok örnek görülmektedir. Ayrıca şarj başlangıç bedeli gibi çeşitli ücretlerin de uygulandığı görülmektedir. Ülkemizdeki birim enerji bedeli cinsinden fiyatlamanın uygulanması ve başka bir ad altında ücret alınmaması hem şarj hizmeti fiyatının karşılaştırılmasının kolaylaşmasına hem de elektrikli araç piyasasının gelişimine katkı sunduğunu değerlendirmekteyiz."
HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : KAYNAK-İHA