Siyaset

Filistin BM Daimi Gözlemcisi Mansour, BM Güvenlik Konseyi’nde gözyaşlarını hakim olamadı

Birleşmiş milletler (bm) güvenlik konseyi’nin israil’in gazze şeridi’ne yönelik askeri operasyonlarının 600’üncü günü dolayısıyla düzenlene oturumda konuşan filistin bm daimi gözlemcisi riyad mansour, gazze’deki insanlık krizini anlattığı sırada gözyaşlarına hakim olamadı.

Filistin BM Daimi Gözlemcisi Mansour, BM Güvenlik Konseyi’nde gözyaşlarını hakim olamadı
28-05-2025 22:27

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik askeri operasyonlarının 600’üncü günü dolayısıyla düzenlene oturumda konuşan Filistin BM Daimi Gözlemcisi Riyad Mansour, Gazze’deki insanlık krizini anlattığı sırada gözyaşlarına hakim olamadı.


BM Güvenlik Konseyi’nin İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik askeri operasyonlarının 600’üncü günü dolayısıyla oturum düzenlendi. Oturumda söz alan Filistin BM Daimi Gözlemcisi Riyad Mansour, Gazze’deki insanlık krizini anlattığı sırada gözyaşlarına hakim olamadı. Mansour, "Düzinelerce çocuk açlıktan ölüyor. Çocuklarının hareketsiz bedenlerini kucaklayan, saçlarını okşayan, onlarla konuşan, onlardan özür dileyen annelerin görüntüleri dayanılmaz. İnsan bu acıya nasıl tahammül edebilir?" dedi.


Mansour, "Benim de torunlarım var. Onların aileleri için ne anlama geldiğini biliyorum. Filistinlilerin çektiği acılara dünya kayıtsız kalırken, bu acılara tanık olmak, normal bir insanın dayanabileceğinin ötesinde bir şey" ifadelerini kullanarak, masaya yumruğunu vurdu. Mansour, "Alevler ve açlık Filistinli çocukları öldürüyor. Her yerdeki Filistinliler olarak, işgal altındaki topraklarda, diasporada, mülteci kamplarında yaşayan 14 milyon kişi olarak bu yüzden bu kadar öfkeliyiz. Biz çocuklarımızı seviyoruz. Halkımızı seviyoruz. Onların bu trajediyi ve bu vahşi saldırıları yaşadığını görmek istemiyoruz" dedi. "İnsanların aç bırakılmasıyla, topraklarını terk etmeye zorlanması aynı planın parçası"


Mansour, İsrail’in Gazze’ye yardım girişlerini engellediğini, çocukların açlıktan öldüğünü ve ablukanın sivil halka yönelik bilinçli bir silah haline getirildiğini vurgulayarak, "İsrail, açlığı bir savaş silahı olarak kullanıyor. Yardım ulaştırılması bile aşağılayıcı bir şekilde yapılıyor. İnsanların aç bırakılmasıyla, topraklarını terk etmeye zorlanması aynı planın parçası" ifadelerini kullandı.


İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun açıklamalarını tepki gösteren Mansour, İsrail Başbakanı’nın "Onlar insan değil" sözlerini hatırlatarak, bunun uluslararası hukukta soykırım suçunun söylem temeli olduğunu söyledi. Mansour, "Açlıktan ölen çocuklar varken sessiz kalamayız" dedi. "Netanyahu etnik temizlik planını itiraf etti"


Mansour, İsrail’in Gazze’deki operasyonlarının nihai amacının bölgeyi Filistinlilerden arındırmak olduğunu belirterek, "Netanyahu bizzat kendisi, Gazze’yi boşaltmak ve kontrol altına almak istediğini defalarca ifade etti. Buna gönüllü göç diyorlar ama bu bir etnik temizliktir. Biz hiçbir yere gitmiyoruz. Filistin’in kökleri biziz" dedi.


Mansour’un "Sivillere saldırıyı hiçbir şey meşrulaştıramaz" sözleriyle tamamladığı konuşma, Konsey salonunda uzun süre yankı buldu. Oturum sonunda birçok ülke temsilcisi, Filistin’de derhal kalıcı ateşkes, rehinelerin serbest bırakılması ve Gazze’ye tam insani yardım erişiminin sağlanması çağrısında bulundu. "Gazze’de halk, ’yarın görüşürüz’ değil, ’cennette görüşürüz’ diyor"


Birleşmiş Milletler Orta Doğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Sigrid Kaag, Gazze’deki durumun artık insanlık sınırlarını aştığını söyleyerek, İsrail’in sınırlı yardım geçişlerine izin verdiğini ancak bu miktarın "batan bir gemiye atılan can salından farksız" olduğunu belirtti. Kaag, "Gazze’de halk, ‘yarın görüşürüz’ değil, ‘cennette görüşürüz’ diyor. Bu ölümle iç içe bir yaşam. BM olarak tarafsız, ilkeli ve uluslararası hukuk temelinde yardım ulaştırmak için çabalıyoruz" ifadelerini kullandı.


Rehinelerin koşulsuz serbest bırakılması ve derhal ateşkes ilan edilmesi çağrısını yineleyen Kaag, Haziran ayında Fransa ve Suudi Arabistan’ın ev sahipliğinde düzenlenecek uluslararası konferansın "son fırsat" olabileceğini söyledi. "Bu gidişat iki devletli çözümü fiziksel olarak imkansız hale getirebilir"


Kaag, Gazze’ye odaklanılırken Batı Şeria’daki tehlikeli gelişmelere dikkat çekti. İsrail’in yerleşim faaliyetleri, toprak gaspları ve artan yerleşimci şiddetinin fiili ilhak anlamına geldiğini belirten Kaag, "Bu gidişat iki devletli çözümü fiziksel olarak imkansız hale getirebilir" uyarısında bulundu. İsrail’in güvenlik operasyonlarında sivil kayıpların arttığını belirten Kaag, "Taraflar sivilleri korumakla yükümlüdür. Filistin yönetimi de kendi halkı nezdinde meşruiyetini güçlendirmeli, reformları hızla hayata geçirmelidir" dedi.


Güvenlik Konseyi üyelerine yaptığı çağrıda, barışın siyasi çıkarların önüne geçmesi gerektiğini vurgulayan Kaag, "Devlet kurmak bir ödül değil, haktır. İki devletli çözümü ortadan kaldıran nesil olarak hatırlanmayalım" ifadelerini kullanarak, uluslararası toplumun acilen koordineli ve kararlı bir şekilde harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.


İsrail’in Gazze Şeridi’nde ateşkesi tek taraflı olarak bozduğu 18 Mart’tan bu yana hayatını kaybedenlerin sayısı 3 bin 924’e, yaralı sayısı 11 bin 567’ye yükseldi. İsrail ordusunun saldırıları başlattığı 7 Ekim 2023 tarihinden bu yana toplam can kaybı ise 54 bin 84’e, yaralı sayısı 123 bin 308’e yükseldi.



HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : Haber Merkezi
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER