İnsan

Kanseri yenen Hatice öğretmen hastanede minik kalplere umut oluyor

KONYA'DA SINIF ÖĞRETMENİ HATİCE KARAKIŞLA, TANISI KONULDUĞU MEME KANSERİNİ YENDİKTEN SONRA MESLEĞİNE KONYA ŞEHİR HASTANESİNDE BULUNAN SINIFTA DEVAM EDİYOR.

Kanseri yenen Hatice öğretmen hastanede minik kalplere umut oluyor
24-10-2025 11:04

Konya’da sınıf öğretmeni Hatice Karakışla, meme kanserini yenmesinin ardından Konya Şehir Hastanesi’nde bulunan sınıfta öğretmenlik yaparak çocuklara umut oluyor.


Konya’da 2 çocuk annesi 27 yıllık sınıf öğretmeni Hatice Karakışla, 9 yıl önce meme kanseri olduğunu öğrendi. Tedavi sürecinde kemoterapi ve cerrahi müdahalelerle kanseri yenmeyi başaran Karakışla, Konya Şehir Hastanesi’nde tedavi gören çocukların eğitimi için kurulan sınıfa öğretmenlik yapmak için başvuruda bulundu. Başvurusu kabul edilen Karakışla, 4 yıldır tedavi sürecinde olan öğrencilere eğitim veriyor. "Çocuklarımızı görünce biraz daha etkilenmem ve yönelimim arttı"


Sınıf öğretmeni Hatice Karakışla, "Hiç beklemediğim bir anda meme kanseri tanısı aldım. Bu süreçte başlangıçta bir kabullenme süreci, sonra inkar, sonra bu güç süreçleri yaşadıktan sonra tedavim aşamasında tabii ki her gittiğimiz yerde gözlemlerimizi sürdürüyoruz. Oradaki öğrenci çocuklarımızı görünce biraz daha etkilenmem ve yönelimim arttı. Yani ben erişkinken mücadelemde zorlanmışken onların çabası, mücadelesi bana göre çok daha büyüktü, özeldi, önemliydi. Kendi kendime bir söz vermiştim. İyileşirsem, kemoterapilerim bitince onlara başından geçirmiş bir insan olarak da bir şeyler yapmak istedim ve bu arzum da çok şükür ki gerçekleşti" dedi. "Benim farklılığım ise yaşadığım olay"


Hastane sınıflarının tüm Türkiye’de olduğuna dikkat çeken Karakışla, "Hastane sınıfı öğretmenliği en güzel şekilde Milli Eğitim Bakanlığımız ve Sağlık Bakanlığı arasında imzalanan protokol gereğince hizmet sunmakta. Canla başla birçok arkadaşımız hizmet vermekte. Ben de onların bir parçası olma gururuna eriştim. Burada en az benim kadar gayretli, meslekte çok tecrübeli hastane sınıf kategorisinde öncü arkadaşlarımız var. Benim farklılığım ise yaşadığım olay, ‘Damdan düşen gelsin yanıma’ diye nitelendirebileceğimiz bir noktada. Artı olarak çok istemem. Bu şekilde biraz da özel eğitim camiasına yakınlığımı arttırdım. Özetle sağlık konusunda duyarlılığım yüksekti. Tedavilerim sonrasında da çok şükür ki hastane sınıfı öğretmenliği kulvarında bir görev alma şansı buldum" şeklinde konuştu. "Her an bir doktor, hemşire arkadaşımızın yaşadığı olayı ben de yaşıyorum"


Sınıfta öğrencilerle kurulan bağın önemli olduğuna dikkat çeken öğretmen Hatice Karakışla, "Amacımız her çocuğumuzun sağlığına kavuşup evine, güvenli alanına, yuvasına, mutluluğuna kavuşması olduğu için biz bazen çok bağ kurduğumuz öğrencilerimizden ayrılmakta zorlanabiliyoruz. Bir tarafta temel bir sevinç sebebimiz var; çocuk gerçekten olması gereken iyi, sağlıklı ortamına kavuştu. Bu mutluluk her şeyin üstüne çıkıyor. Tabii ki zorluk şu; her gün çok esnek bir tabloyla karşı karşıya kalıyorsunuz. Yani sizi sabit bekleyen bir öğrenci profiliniz yok. Her an bir doktor, hemşire arkadaşımızın yaşadığı olayı ben de yaşıyorum. Bugün beni hangi öğrencim bekliyor, hangi değişik bir hikaye bekliyor, onlara hazırlıklı olmanız ve çabuk uyum göstermeniz gerekiyor bu kategoride. Esnek çalışma prensibi, bunu hayatımıza geçirebilirsek daha güzel oluyor ve daha bağışıklığınız yüksek oluyor. Öze ve içeriğe çok önem veriyorum, açıkçası samimiyet her şeyin üstünde. Hani gönlün sığdığı yere herkes sığar felsefesinden yola çıkıyoruz. Biz eğer çocuğun kalbine ulaştıysak benim için mekanın, ortamın çok çok aşırı bir önemi yok. Mesleğimi iyi yaptığıma inanıyorsam, onların kalbinde yer ettiysem odalarına da keza gidiyoruz, izin vermiyorlarsa sınıfa davet ediyoruz. Ona izin veriliyorsa orada oluyor ve ikisinin harmanlanması olarak hizmet veriyoruz" diye konuştu.



HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : KAYNAK-İHA
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER