
Öneş Derici, “Iasos’tan Knidos’a, Myra’dan Fırtına Vadisi’ne kadar insanlık mirası göz göre göre yok ediliyor. Bu sadece bir doğa talanı değil, korunması gereken kültürel varlıklarımızın yok edilmesidir” dedi.
Öneş Derici’nin önergesinde, son iki yılda onlarca arkeolojik ve doğal sit alanının 3. dereceye düşürülerek yapılaşmaya açıldığı, mahkeme kararlarının ise idare tarafından ya yok sayıldığı ya da farklı isimlerle bertaraf edildiği konularına değinildi. En çarpıcı örneklerden biri ise Bodrum Göl Mahallesi’nde koruma altındaki birinci derece sit alanlarının yapılaşmaya açılması.
Sadece Bizim Değil Gelecek Nesillerin De Kültürel Mirası Yok Ediliyor
Araştırma önergesinde, son iki yıl içerisinde Türkiye genelinde kaç sit alanının statüsünün düşürüldüğü, bu değişikliklerin hangi gerekçelerle yapıldığı, kamuoyuna bu gerekçelerin şeffaf biçimde açıklanıp açıklanmadığı ve kararların bilimsel raporlara mı yoksa yatırımcı taleplerine mi dayandığı gibi soruların yanıtlanması talep ediliyor. Ayrıca, statüsü düşürülen bu alanlarda herhangi bir inşaat faaliyetine başlanıp başlanmadığı, bu süreçlerde geri dönüşü zor tahribatların oluşup oluşmadığı ve söz konusu alanlar için herhangi bir restorasyon planı yapılıp yapılmadığı da incelenmesi istenen başlıca konular arasında yer alıyor.
CHP Muğla Milletvekili Süreyya Öneş Derici, araştırma komisyonunun kurulmasının sadece geçmişteki tahribatları ortaya çıkarmak için değil, gelecekte bu tür yağma politikalarının önüne geçmek için de şart olduğunu belirtti. “Bu mesele yalnızca Muğla’nın, Antalya’nın, Rize’nin değil; Anadolu’nun hafızasının, insanlığın ortak mirasının meselesidir. Bu alanlara sahip çıkmak, yalnızca bugünün değil, geleceğin de sorumluluğudur,” ifadelerini kullandı.
Editor : Arzu BARIŞKANER