Bodrum’da 2014 yılında Büyükşehir Yasası ile kapatılan Ortakent Belediye Meclisi’nin katı atık tesisi yapılması için imar değişikliği yaptığı Yahşi bölgesindeki arazinin, hayırsever tarafından 21 yıl önce çocuk parkı ve mesire alanı yapılması için terk edildiği ortaya çıktı. Bölgede arıtma tesisinin inşa edildiğini öğrenen mahalle sakinleri, inşaatın durdurulması için Muğla Valiliği’ne toplu imza ile başvurdu. İller Bankası’ndan kullanılan 3 milyon 144 bin TL krediyle yapılan tesise komşu arazi sahipleri, 2015 yılında Muğla 2. İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme, kamuya terk edilen alana yapılan atık su arıtma tesisiyle ilgili olarak yürütmeyi durdurma ve yıkım kararı verdi.
Açıklanan gerekçeli kararda arıtma tesisi için belirlenen yerin kriterlere uygun olmadığı vurgusu yapıldığını belirten arazi sahiplerinin avukatı Ayşe Bora, "Bilirkişi incelemeleri de uygun bir saha olmadığını tespit etti ve yürütme durdurma kararı aldı. Şimdi Danıştay kararını bekliyoruz. Onama kararı geldikten sonra tesis buradan kaldırılacak. Araştırmalarda, arıtma tesis alanlarının yer seçimlerinde çok ciddi kriterlere uyulması gerekiyor. 100 adım ötesinde yerleşim yeri var. İnsanlar yaşıyor. Rüzgarın yönü, sahanın konumu ve özellikleri dikkate alındığında bu alanın arıtma tesisi için uygun olmadığı sonucu ortaya çıkıyor. Keşke en başta alan belirlenirken gerekli araştırmalar yapılsaydı" dedi.
“GEREKLİ TÜM ARAŞTIRMALAR YAPILMIŞTI”
Ortakent Belediyesi’nin son Belediye Başkanı Mehmet Onur Şahbaz ise, "Biz bir belediye olarak bölgenin bir ihtiyacını, arıtma tesisi ihtiyacını gidermek için yola çıktık. Gerekli tüm araştırmalar yapıldı. Beldemizde arıtma tesisi yapılabilecek başka bir alan yok. Bu nedenle de biz yeşil alan olarak görülen bir bölgeyi, imar değişikliği yaparak arıtma tesisine tahsis ettik. Tesis için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan da ’olur’ aldıktan sonra ihale sürecine başladık. İller Bankası ve Belediye kaynaklarıyla yapılan ve tamamen bölgenin ihtiyacını gidermek amacıyla hayata geçirilen bir projeydi. Yazık ki ’Bodrum’un bir eksiğini kapattık’ diye sevindiğimiz bir sırada, böyle bir dava gündeme geldi. Bu davanın belediyeler kapatıldıktan sonra açılması ise son derece manidardır. Daha önce bize hiçbir vatandaşımızdan şikayet gelmediği gibi bizim dönemimizde de böyle bir dava söz konusu değildi. Aksi taktirde, yaptığımız hizmetin arkasında durur ve kararımızı savunabilirdik" şeklinde konuştu.