USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Asayiş

Esenyurt’ta eşini yatak odasında boğarak öldüren sanık ilk kez hakim karşısında

Sercan güler ve sibel güler (arşiv)

Esenyurt’ta eşini yatak odasında boğarak öldüren sanık ilk kez hakim karşısında
12-09-2025 16:34

İstanbul Esenyurt’ta, eşini yatak odasında boğarak öldüren, Sercan Güler ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada savunma yapan sanık, "Eşimi ben öldürmedim, kendi kendine vefat etti. Eşimin yanında yatıyordum. Olay günü uykudan uyandığımda nefes almadığını fark ettim. Şok geçirdim, kendimden geçip, bağırıp, çağırdım" dedi.


Esenyurt’ta, 12 Şubat günü, eşi Sibel Güler’i (33), evinin yatak odasında boğarak öldüren ve olay sonrası sinir kiriz geçirerek, ihbar üzerine gelen polislere akıl hastası olduğunu söyleyen Sercan Güler (37), ilk kez hakim karşısına çıktı. Bakırköy 24 Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Sercan Güler, hayatını kaybeden Sibel Güler’in müşteki anne ve babası Nuray Altuş ve babası Hıdır Altuş ile tarafların avukatları hazır bulundu. Öte yandan Sibel ve Sercan Gülerin oğlu Y.G. (10) duruşmaya pedagog eşliğinde Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığı ile bağlandı. "Eşimi ben öldürmedim, kendi kendine vefat etti"


Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Sercan Güler, "Eşimi ben öldürmedim, kendi kendine vefat etti. Eşimin yanında yatıyordum. Olay günü uykudan uyandığımda nefes almadığını fark ettim. Şok geçirdim, kendimden geçip, bağırıp, çağırdım. Çocuklarım da evdeydi. Annem, abim ve kardeşim, karşı dairede oturuyorlardı. Onları çağırdım, polise haber verdiler. Ben parmağımla Sibel’in ağzını kontrol ettim" ifadelerini kullandı.


Mahkeme başkanı sanığa, maktulün otopsi raporunda ağız ve burun kapanmasına bağlı ölüm olduğunu söyleyerek, savunmasını sordu.


Bunun üzerine sanık Güler, "Ben şoktaydım. Olay nasıl oldu bilmiyorum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatımı ve tahliyemi talep ediyorum. Akli dengem yerinde değil, ilaç tedavisi görüyorum, 5 buçuk ay Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde tedavi gördüm. 13 yıldır evliyiz, herhangi bir kavgamız olmadı" dedi. "Babam suç işlediğini düşünüp çok yüksek sesle bağırıp, Allah’tan af diliyordu"


Duruşmada, Sibel ve Sercan Güler’in oğlu Y.G. (10)’nin pedagog eşliğinde beyanı alındı. Küçük çocuk beyanında, "Ben kavgalarını gördüm, dövüşürken görmedim. Kalktım kardeşim ağlıyordu. Sonra babam yanımdaydı. Babam bana dedi ki, ‘gel sana çikolata vereyim’. O zaman yeni namaza başlamıştı. Küçük kardeşim ‘anne’ diye ağlamaya başladı. Amcamlar geldi, babam kendi kendine bağırıyordu. Amcam kapıyı açtığında annemi gördüm. Olay öncesinde annemle babamın kavga ettiğini hiç görmedim. Babam suç işlediğini düşünüp çok yüksek sesle bağırıp, Allah’tan af diliyordu. Olay günü ve onun öncesine kadar araları iyiydi ama arada kavga ediyordu. Genelde kira ve araba yüzünden kavga ediyorlardı" şeklinde konuştu. "Maktul yatak ve duvar arasında yerde yatıyordu"


Duruşmada beyanda bulunan maktul Sibel Güler’in müşteki babası Hıdır Alkuş, "Sonuna kadar şikayetçiyim. Kızımla en son olaydan üç gün önce görüştüm. Diğer kızlarımla beraber hep beraberdik. Kızım bana eşinin alkolü bıraktığını, Umreye gitmek istediğini söyledi. Olay günü, Sercan’ın amcasının oğlu beni kızımın evine çağırdı. Gittiğimde kapının önünde ambulans vardı. Olay sonrası herkes oradaydı Sercan’ın ailesi oradaydı, beni en son çağırmışlardı. Sercan’ın bir rahatsızlığı yoktu" ifadelerini kullandı.


Sanığın abisi Serdar Güler’de, duruşmada tanık sıfatıyla beyanda bulundu. Güler, "Ben üst katlarında oturuyordum. Sabah seslere uyandım. Kardeşim ’Allah-u Ekber’ diye bağırıyordu. Zile bastım, içeri girdim kardeşim sinir krizi geçiriyordu. Eve annem de geldi. Sercan anneme, ’yatak odasına bak’ dedi. Annem odaya girince çığlık attı. Ben de onun üzerine odaya girince, maktul yatak ve duvar arasında yerde yatıyordu. Ben öldüğünü anlamadım. Ağzında yemek kaşığı vardı, yattığı yerde sıkışmıştı. Ambulansı aradım, sonra amcamın oğlunu aradım. Polisler eve gidince kardeşim polislere bağırmaya başladı. Kardeşim polislere ’Ben Allah’ın aslanıyım, neden geldiniz?’ diye bağırdı" dedi.


Duruşmada, sanığın annesi Nurcan Güler, "Olay günü oğlum seccade üstünde yatıyordu. Bana anahtarı verdi, odanın kapısını açtım. Sibel’i gördüm çığlık attım. Sonrasında jandarma ve ambulansa haber verdik. Gayet güzel yaşamları vardı. Her akşam beraber yemek yerdik, severek evlendiler" diye konuştu.


Duruşmada görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı, sanığın üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti göz önünde bulundurarak tutukluluk halinin devamını talep etti.


Beyanda bulunan müşteki avukatları, sanığın cezalandırılmasını talep ettiler.


Savunma yapan sanık avukatı ise sanığın akli dengesinin yerinde olmadığını belirterek, tekrardan rapor alınmasını ve tahliyesini istedi.


Sanığın akli dengesine ilişkin rapor talebi reddedildi


Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Sercan Güler’in avukatının akli dengesinin yerinde olup olmadığının tespiti için soruşturma aşamasında rapor alındığı gerekçesiyle Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınma talebini reddetti. Heyet, sanığın üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyetini göz önünde bulundurarak tutukluluk halinin de devamına hükmederek duruşmayı erteledi.


İddianameden


Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, hayatını kaybeden Sibel Güler, ‘maktul’, Sercan Güler ise ‘şüpheli’ sıfatıyla yer aldı. İddianamede, olay sonrası gözaltına alınan şüpheli Güler’in emniyette susma hakkını kullandığı, ifadesini savcılıkta vereceğini söylediği belirtildi. İddianamede, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nda ifadesi alınan şüphelinin, olayla ilgili hiçbir şey hatırlamadığını, hastaneye gidip tedavi olmak istediğini ve Sibel Güler’in kim olduğunu hatırlamadığını, üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini belirttiği aktarıldı.


ATK raporunda ceza sorununun olmadığı belirtildi


Şüphelinin, savcılık işlemleri sonrası sevk edildiği Sulh Ceza Hakimliği’nde "Hastaneye gitmek istiyorum, akli dengem yerinde değil" ifadesi üzerine Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden rapor alındığı belirtildi. ATK’dan alınan rapora da yer verilen iddianamede, şüphelinin eşe karşı kasten öldürme suçunda, psikiyatrik hastalığın etkisinde olduğu, işlediği öne sürülen suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamadığı ve bu fiil ile ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olduğu dolayısıyla işlediği öne sürülen suça yönelik ceza sorununun olmadığı, koruma ve tedavi amaçlı akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanmasının uygun olduğu bilgisine yer verildi.


Ağırlaştırılmış müebbet hapis talebi


Öte yandan iddianamede, şüphelinin olay tarihinde eşi Sibel Güler’i boğarak öldürdüğü, şüpheli her ne kadar akıl hastası olduğunu iddia etmiş ve yaşadığı olayı ve eşinin kim olduğunu bilmediğini beyan etmişse de, şüphelinin suçtan kurtulmaya yönelik beyanlarına itibar edilmediği, şüphelinin maktulü boğarak öldürerek üzerine atılı suçu işlediği anlatıldı.


Hazırlanan iddianamede, Sercan Güler hakkında, ‘kadın olan eşe karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.



HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : KAYNAK-İHA
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ