Yerel seçimler, demokrasimizin işlemesi ve vatandaşlarımızın kaliteli bir hizmete ulaşabilmesi bakımından son derece önemli bir hadisedir.
Demokratik değerleri esas alarak yürütülmesi gereken seçimlerin, hali hazırda bir otoriter rejim haline gelen mevcut sistemde hiç de adil yürütülmediği hepinizin malumudur.
İktidar partisi ve temsilcileri, bu ülkeye her seçimde alışkanlık haline getirdiği son derece haksız ve adaletsiz bir anlayışa devam etmektedirler.
Maalesef Türkiye genelinde hüküm süren bu anti-demokratik otoriter zihniyetin Muğla’ya da sirayet ettiğine üzülerek şahit oluyoruz.
İYİ Parti olarak, hem Büyükşehir Belediye Başkan adayımız Sn. Metin Ergun’un, hem de ilçe belediye başkan adaylarımızın propaganda afişleri sürekli olarak toplanıyor, yırtılıyor.
Partimizin adayları adeta Muğlalılardan saklanmak isteniyor.
Afişlerimizi kimin toplattığına, kimin zarar verdiğine baktığımız zaman hem AK Parti cenahından, hem de Cumhuriyet Halk Partisi cenahından bu çirkin eylemlerin gerçekleştirildiğini görüyoruz.
Yani ne AK Parti, ne de Cumhuriyet Halk Partisi İYİ Parti’ye tahammül edemiyor, bizim varlığımızı ve gücümüzü hazmedemiyor.
AK Parti’nin bu konuda Türkiye genelinde sicilinin ne olduğunu tüm kamuoyu zaten biliyor.
Fakat kendisini çağdaş demokratik değerlerin bir temsilcisi gibi sunan, yer yer bu otoriter zihniyetin mağduru olan Cumhuriyet Halk Partisi’ne ne oluyor?
Neden sözde karşı çıktığı bu anti-demokratik ve haksız eylemleri benimsiyor?
Çünkü bizden korkuyorlar.
AK Parti ile Cumhuriyet Halk Partisi’nin arasında geçmesini istedikleri bir yarışa İYİ Parti’nin dahil olmasını ve başarılı olmasını istemiyorlar.
Tüm bunlardan anlaşılıyor ki biz bu beyefendilerin konforunu bozduk, huzurunu kaçırdık.
Ama hiç kimse merak etmesin.
31 Mart akşamı sadece huzurlarını kaçmayacak, beceriksizlikle ve sorumsuzlukla idare etmeye çalıştıkları belediyeleri halkımızın desteğiyle kazanacağız.
Korkunun ecele faydası yok.
AK Parti ile Cumhuriyet Halk Partisi’nin Muğla teşkilatlarının sergiledikleri bu anti-demokratik eylemleri Muğlalı hemşehrilerimizin vicdanına bırakıyoruz.
Biz onların bize yaptıklarına hiç tevessül etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz.
Çünkü biz İYİ Parti olarak, demokrasi kültürünü sonuna kadar benimsemiş bir partiyiz.
Tüm Türkiye’ye olduğu gibi Muğla’ya da çağdaş demokrasiyi biz getireceğiz.
31 Mart’ta hem büyükşehirde hem de ilçelerimizde kimsenin tahmin dahi edemeyeceği bir başarı elde edeceğiz.
Sözlerimi daha fazla uzatmadan, afişlerimize yapılan bu çirkin saldırıların her şeyden önce Muğlalı hemşerilerimizin iradesine yönelik bir saldırı olduğunu ve bu çirkin eylemlerden her iki partinin de uzak durması gerektiğini bir kez ifade ediyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum dedi.
Editor : Arzu BARIŞKANER
