USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Sigara izmaritleri denizde pamuk tarlasına dönüştü

ANTALYA'DA ÇEVREYE ATILIP DENİZE ULAŞAN SİGARA İZMARİTLERİNİN FİLTRE KISMI, SUYUN ETKİSİYLE AÇILIP ADETA PAMUK TARLASINI ANIMSATAN GÖRÜNTÜLER OLUŞTURDU

Sigara izmaritleri denizde pamuk tarlasına dönüştü
20-11-2025 10:39

Antalya’da çevreye atılıp denize ulaşan sigara izmaritlerinin filtre kısmı, suyun etkisiyle açılıp adeta pamuk tarlasını anımsatan görüntüler oluşturdu. Doğaya atılan çöp ve atıkların denize uzak noktada bile olsa rüzgar ve yağışlarla birlikte denize karıştığına dikkat çeken Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’nden Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, vatandaşları duyarlı olmaya davet etti.


Yaz tatilinin sona ermesinin ardından Antalya Körfezi’nde denizin kirliliği azalıp su berraklaşırken, ilk yağışlarla birlikte durum yine eski haline döndü. Uzmanlara göre ise bunun sebebinin dere, su yatakları ve caddelere atılan çöp ile atıklar olduğu belirtildi. Sigara izmaritleri denizde pamuk tarlasına dönüştü


Öğrencileriyle birlikte Konyaaltı Sahili’nde araştırma ve eğitim amaçlı dalışlar yapan Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, su altında yaşanan kirliliği görüntüledi. Özellikle plastik ve sigara izmaritlerinin yoğunluğu görüntülere yansırken, izmarit filtrelerinin suyun etkisiyle açılıp adeta pamuk tarlası gibi denizin dibinde birikmesi dikkat çekti. Atıkların arasında alkol şişeleri, ıslak mendil ve ambalaj kutuları da olduğu görüldü. "İlk yağmurlar şehirdeki pisliği denize taşıdı"


Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, yaz boyunca turizm kaynaklı denizlerde berrak su olmadığını ancak geçtiğimiz aylarda doğanın kendini tekrar yenileyip, denizin kendisini temizlediğini söyledi. Ardından ilk yağmurlarla birlikte Konyaaltı bölgesinde denizde tekrar kirlenme gözlemlediklerini ifade eden Gökoğlu, "İlk yağmurlarla beraber asfalt üzerindeki şehrin bütün pisliği denize ulaştı. Dereler ve su yataklarına atılmış olan çöpler denize indi. Su altında bunları görmeye başladık. Özellikle Konyaaltı’nda denize suların giriş yaptığı noktalarda şehirden gelen atıkları, gri bir tortuyu, denizde kayaların ve kumların üzerini örtmüş bir vaziyette gördük. Dal parçaları, plastik atıklar, ambalaj kutuları, şişeler ve ıslak mendiller var. Havayı kirletirseniz karayı ve denizi kirletirsiniz, karayı kirletirseniz yine denizi ve havayı kirletirsiniz" dedi. "Artık kaybedecek zamanımız kalmadı"


Oluşan tablo karşısında tepkisini dile getiren Gökoğlu, "Artık kaybedecek zamanımız kalmadı. Bu berbat durumdan silkinmemiz lazım. İnsanlarımızın artık bilinçli olması lazım. Suları kirletirsek geleceğimizi kirletiriz. Bu yüzyıl en büyük sorunlardan bir tanesi plastik kirliliği, diğeri de içilebilecek nitelikteki suyu bulabilmek. Yer altı sularına bile plastik atıklar karışmaya başladı. Plastik kullanımına bir sınırlama getirmemiz lazım" diye konuştu. "Deniz ürünlerini yiyerek bünyemize alıyoruz"


Gökoğlu, plastiğin güneşte eridiğine ve ardından mikro plastiklerin denizdeki canlılar tarafından dolaylı yollarla yendiğine vurgu yaparak, "Denizlere baktığımızda mikro plastikleri görüyoruz. Aktarım var. Planktonuna kadar tutun, bütün midye, istiridye, balığına kadar hepsi bunu bünyesine alıyor. Nihayetinde biz de bunu deniz ürünlerini yiyerek bünyemize alıyoruz. Plastiklerin kanserojen olduğu, üremeyi etkilediği ve birçok olumsuz yanlarının olduğu biliniyor" ifadelerini kullandı. "Derelerdeki sazlık ve kamışları temizlememek gerekiyor"


Gökoğlu, deniz ile buluşan derelerdeki kamış ve sazlıkların temizlenmemesi gerektiğini de sözlerine ekleyerek, şunları söyledi:


"Çok büyük bir hata yapıyoruz. Derelerin denize döküleceği alanlarda kamış ve sazlıkları kesmememiz lazım. Çünkü bunlar doğal filtreleme yapıyor. Hem mekanik hem biyolojik olarak bu bitkiler suyu arıtıyor. Ama maalesef biz orayı temizliyoruz ve su olduğu gibi çıkıyor."



HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : KAYNAK-İHA
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ