USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
İnsan

Telefon bağımlısı genç: 3 yıldır evden dışarı ne tek bir adım attı ne de beslenmek dışında bir şey yaptı

HATAY’IN DEFNE İLÇESİNDE EVLADI 23 YAŞINDAKİ BARIŞ ÖZBA’IN 3 YILDIR DUŞ ALAMAMASINA HER GÜN ÜZÜLEN 50 YAŞINDAKİ ANNE SEMRA ÖZBAY, YETKİLİLERDEN OĞLUNUN TEDAVİSİ İÇİN YARDIM İSTİYOR. DEPREMDEN SONRA 3 YILDIR DUŞ ALMAYAN VE TIRNAĞINI KESMEYEN BARIŞ ÖZBAY, HİÇBİR ŞEY YAPMAK İSTEMEDİĞİ İÇİN BANYO YAPMAK İSTEMEDİĞİNİ SÖYLEDİ.

Telefon bağımlısı genç: 3 yıldır evden dışarı ne tek bir adım attı ne de beslenmek dışında bir şey yaptı
15-10-2025 09:38

Hatay’da 3 yıla yakın süredir evden çıkmayarak sadece telefonla ve bilgisayarla oynayan 23 yaşındaki genç, sanal dünyaya bağımlı hale geldi. Evladının beslenmek dışında hiçbir şey yapmamasına üzülen anne, evladının eski günlerine dönmesini istiyor.


Kahramanmaraş merkezli depremlerde evini kaybeden ve Defne ilçesinde yaşamlarını sürdüren 50 yaşındaki anne Semra Özbay ve 23 yaşındaki oğlu Barış Özbay, yaşadıkları depremin ardından hayata birlikte tutunarak yaşamlarını sürdürüyor. Depremde hem evlerini hem yakınlarını kaybeden aile, üç yıldır zorlu bir süreçle mücadele ediyor. Depremin ardından yaşama hevesini kaybeden ve okuduğu üniversiteyi yarıda bırakarak sürekli bilgisayar ve cep telefonuyla oynamaya başlayan Barış Özbay, sanal dünyaya bağımlı hale geldi. Yaşamak için gerekli ihtiyaçlarını gideren genç adam; ne duş alıyor ne de tırnaklarını kesmek gibi özel gereksinimlerini yerini getiriyor. Evin dışına 3 yıla yakın süredir tek adım dahi atmayan Barış’ın annesi Semra Özbay, evladı için her gün acı çekiyor. Telefonla ve bilgisayarla oynamaktan boynunu dahi çeviremeyen Barış’ın yeniden hayata tutunması için acılı annesi destek bekliyor. "Hiçbir şey yapmak istemediğim için banyo da yapmak istemiyorum, elimde olsa tuvalete de gitmem ve yemek de yemem ve onları mecbur olduğum için yapıyorum"


Gün boyunca evden çıkmadığını sadece yaşamak için gerekli şeyleri yapmak istediğini söyleyen Barış Özbay, süreci atlatmak için tedavi görmek istemediğini belirterek, "Genelde uyanıyorum, tuvaletimi yapıyorum, yemeği yiyorum mecbur olduğum için yoksa onları yapmam. Sonra oturuyorum ve telefonla oynarım. Duvarları izliyorum ve akşam olmasını bekliyorum sonra uyuyorum. Depremden 2 ay önce kendimi eve kapattım. Ondan önce de yavaş yavaş hayata karşı bıkkınlığım başlıyordu. Üniversitede lojistik bölümü okuyordum. Hiçbir şey yapmak istemediğim için banyo da yapmak istemiyorum. Elimde olsa tuvalete de gitmem ve yemek de yemem. Onları mecbur olduğum için yapıyorum. Depremden önce banyo yapıyordum ama şimdi banyo yapmak istemiyorum. Hayalim yok. Hiçbir şey olmasını istemiyorum. Kendileri çabalıyorlar ama ben de düzelmeyi ve yardımı istemiyorum. Ben dışarı çıkıp bir şeyler yapmak istemiyorum. Evde oturacağım. Tırnaklarım daha da uzundu ama zorla kestiler. Kısacası hayat mükemmel değil. İnsanlar hayat inişli çıkışlı güzel derler ya bana göre tam tersi oluyor. Hayatın inişli çıkışlı işleri güzel değil ve istemiyorum" dedi. "Banyo yapmayı bıraktı, her şeyi bıraktı, kendini eve kapattı, sadece telefon ve bilgisayarla oynuyor"


Evladının 3 yıldır duş almadığını ve evden çıkmadığını söyleyen Semra Özbay, bilgisayar ve telefon bağımlısı olan Barış için acı çektiğini belirterek "Oğlum Barış Özbay 23 yaşında, depremde evimiz yıkıldı. Depremde nenesini kaybetti ve arkadaşları dağıldı. Oğlum, çalışkan bir gençti, okulda birinci oluyordu. Herkesle çok iyi anlaşıyordu ve herkes onunla gurur duyuyordu. Kendisinin egzama hastalığı da var, 3 yıldır banyo yapmıyor. Bir anne olarak ne olursa olsun bırakamıyorum. Depremden önce banyo konusunda çok iyiydi, önceden banyo yaptırmadığım zaman bana kızıyordu. Depremden sonra değişti. Banyo yapmayı bıraktı, her şeyi bıraktı, kendini eve kapattı, sadece telefon ve bilgisayarla oynuyor. Arkadaşlarıyla nadir konuşuyor ama benimle konuşmuyor. Depremden önce oğlum iyiydi ama depremden sonra bayağı değişti. Eve kapattı kendini ve ölmek istediğini söylüyor. Ona banyonu yap diyorum, ’ben öleceğim’ diyor. Bazen ’ya sen ölürsün ya da ben ölürüm. Başka kurtuluşu yok.’ Eskisi gibi benimle konuşmuyor ve bana anne demiyor. Bu şekilde zorlanıyorum. Oğlumun eski anılarına dönmek için eski fotoğraflarına bakıyorum, kendimi bu şekilde avutuyorum. Eşim benim için öldü, başka çocuğum da yok. 3 yıldır oğluma bu şekilde bakıyorum. İşkencelerine rağmen oğlum deyip bırakamıyorum. Bazen kavga ediyoruz ama yine de onu anlamaya çalışıyorum. Yetkililerden yardım istiyorum. Oğlumu hastaneye götürüp tedavi olmasını istiyorum" ifadelerini kullandı.



HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : KAYNAK-İHA
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ