
Zeytin de bizimdir. Santral de bizimdir. Çevre de bizimdir. Maden de bizimdir.
“Santralde çalışan kardeşlerimizle, halkımızı karşı karşıya getirmek doğru değildir” diyen AK Parti Muğla Milletvekilleri Kadem Mete ve Yakup Otgöz açıklamalarında şu bilgileri verdi.
TBMM’de; Tes - İş Yatağan Şube Başkanı Fatih Erçelik, Milaslı Muhtarlarımız ve Santral çalışanlarımızla bir araya geldik. Kendilerine destek olduk.
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde çevreci politikalar uyguluyoruz. Topraklarımızı ağaçla buluşturuyoruz. Zeytin ağaçlarının korunması bizim de önceliğimizdir.
En çok ağaçlandırma yapan ülkeler sıralamasında Avrupa'da 1. Dünya'da 4. sıradayız.
Muğla’daki; Yeniköy, Kemerköy ve Yatağan termik santralleri, yalnızca enerji üretiminin değil, bölge ekonomisinin ve istihdamın ana damarıdır. Bu santraller ve bağlı işletmeler, 5 binden fazla kişiye doğrudan, yaklaşık 60 bin kişiye ise dolaylı iş ve gelir kapısı yaratmaktadır.
Kömür rezervlerinin bulunduğu Muğla’da, madencilik ile tarımsal üretim bir arada uygulanıyor. Kanuni düzenlemede; zeytinlerin taşınması bir zorunluluktur. Kanun, yalnızca Muğla'daki üç santral sahasında ve kesin sınırları belirlenmiş rezerv alanlarında uygulanacaktır. Geçici ve kontrollü bir izin getirecektir.
AK Parti iktidara geldiğinde, Türkiye'nin zeytin ağacı varlığı 90 milyondu. İktidarlarımız döneminde bu rakamı 210 milyona yükselttik.
Yaklaşık 50 bin adet zeytin ağacımızı başka alanlara taşıyarak, zeytin varlığını koruyoruz. Dünyada ve Ülkemizde benzer uygulamalar vardır. Önceki yıllarda, Manisa’da bin 500 zeytin ağacı taşındı. 3 yaşından 3 bin yaşına kadar zeytin ağaçları, uygun koşullar sağlandığı sürece taşınabilir. Zeytin ağaçları, taşınma sırasında budanır ve bu budanmaya bağlı olarak verimi de artar.
Gelişen teknolojiler sayesinde doğaya ve çevreye duyarlı yöntemlerle kömür çıkarmak mümkündür. Enerji, ülkemizin en önemli ihtiyaçlarından biridir.
Yatağan, Yeniköy, Kemerköy termik santralleri kömür sıkıntısı nedeniyle kapanma tehlikesi ile karşı karşıya. Bu santrallerin kapanması halinde işsizlik de ciddi derecede artacak ve büyük ekonomik kayıplar yaşanacaktır. Nitekim yatağan termik santralinde geçtiğimiz yıl Eylül ayında kömür yetersizliğinden kapasite düşümüne gidildi ve bunun sonucu 450 işçi işten çıkarıldı.
Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy santralleri, yıllık 11.7 milyar kilowatt saat elektrik üretme kapasitesine sahiptir. Bu santraller, ülkemizin elektrik ihtiyacının yaklaşık % 4’ünü karşılamaktadır.
Muğla, Aydın ve Denizli’nin enerji ihtiyacının ise yaklaşık yüzde 70'ini karşılamaktadır. Bu, 2.7 milyon konutun elektrik ihtiyacına denk gelmektedir. Muğla’daki santraller, 40 yıldır bölgenin ve Türkiye'nin enerji ihtiyacını karşılıyor.
Bu santraller, 2.1 milyar metreküp doğalgaz ithalatını engelleyerek, yaklaşık 1 milyar dolar cari açığa olumlu katkı sağlamaktadır.
Santrallerin, çevre mevzuatına uygun şekilde yenileme çalışmaları yapılmıştır. Filtreleri takılmış emisyon değerleri Avrupa normlarına düşürülmüştür.
CHP’li bir Mersin Milletvekili, "kanuni düzenlemeye destek için TBMM’ye gelen Milas’lı muhtarlarımıza “satılık” gibi çirkin ifadeler kullanmıştır. Bunu şiddetle kınıyoruz. CHP, önce kendi Belediyelerine baksın. Her taraflarından, şaibe, rüşvet, yolsuzluk iddiaları fışkırıyor. Baklava kutularından çıkan paraların hesabını versinler önce.
Santraller, yatırım, üretim ve istihdam için önemlidir. Bu kanuni düzenleme, enerji açığının karşılanmasına da katkı sağlayacaktır. Hemşerilerimiz endişe etmesin. Bu kanuni düzenleme, zeytinliklerimizi de santrallerimizi de koruyan düzenleme olacaktır. Kazanan Muğla, kazanan Ülkemiz olacaktır" ifadelerini kullandı.
Editor : Arzu BARIŞKANER