Sevgili okurlarım şu ölümlü dünyada köşe yazılarımın çoğunluğunu insanları onure etmeye çalışıyorum. Ancak tenkit niteliğinde yazılarımda mümkün mertebe az yazmaya gayret ediyorum. Öylede olduğu için Muğla ve ilçelerinde yüzlerce değil binlerce okuyucum hem telefonla hem de internet sitesine bildirip beni onure etmeye çalışıyorlar, bu da ayrı bir güzellik.
Sevgili okurlarım ben de geçtiğimiz hafta içinde Muğla’da gazetecilik ve köşe yazarlığı yapan Nejat Altınsoy, Mustafa inci, Hasan Telli ve Özcan Özgür’ü onure edici bir köşe yazım olmuştu. Gazetede onurlandırdığım gece gündüz işi gücü gazetecilik olan bu değerli arkadaşlarım yazım için teşekkür ederlerken Özcan Özgür bir hazımsızlık yapıp bakınız ertesi gün çıkan gazetede neler yazmış. Ama bu yazmış olduğum köşe yazısını yazmadan bir önce Hüseyin Abi bir daha benimle ilgili iyi veya olumsuz yazı yazma dedi. Ben de ne oldu diye sorduğumda: Önceden isimlerini belirttiğim gazeteci dostlarıma bunlar kim oluyor da beni ayrı yere koymuyorsun diye sitem etti.
Sevgili okurlarım Özcan Özgür köşe yazısında benim köşe yazılarımı hiç okumadığını, Hamle Gazetesinden sadece Prof. Dr. Namık Açıkgöz’ün yazılarını okuduğunu belirtmiş. Benim Muğla insanını devamlı onure edici yazılarımım olduğunu dile getirmiş. Sayın Özgür eğer benim yazılarımı okumadığını dile getiriyorsan ayrıca her gün insanlara yağ çekiyor diyorsun. Sen eğer benim köşe yazılarımı okumamış olsan böyle bir yazıyı nasıl yazabilirsin? Senin yazmış olduğun yazıları bir türlü aklım ermiyor. Ben hiçbir zaman bir Akpartili, bir MHP’li, bir CHP’li olmadım. Herhalde sizin için bir şeyler anlatabiliyor muyum? Ona keza Ticaret Odası seçimleri olsun, Milletvekili seçimleri olsun şu adaylar yüzde yüz kazanır deyip son sıralarda yer aldığını tüm Muğla halkı biliyor. Bu konuda da fazla detaya girmek istemiyorum.
Sevgili okurlarım benim üzüldüğüm nedir biliyor musunuz insanları onure etmeye çalışıyorum onun karşılığını da tenkit alıyorum, işte bunu yapanda Özcan Özgür. Ha aklıma gelmişken onu da söyleyeyim Muğla il genelinde hemen hemen tüm yazıları okumaya özen gösteririm. Ama Nejat Altınsoy’un altın kaleminin okumadan hiç edemem. Çünkü kendisinde bir kompleks yoktur. Öyle bir insandır. Açıkça söylemem gerekirse dört dörtlük bir yapıya sahiptir Nejat Altınsoy’da senin gibi bencil düşüncesi olan yoktur. Sen her gün beraber olduğun Nejat Altınsoy, Hasan Telli ve Mustafa İnci’ye ayrım yapmaya çalışırsan iyi olmaz. Birlik ve beraberlikte her zaman fayda vardır ki Sayın Altınsoy, Sayın Telli, Sayın İnci ile birlikte eğlence yerlerinde olsun, haber için gittiğin yerlerde olsun dostane bir şekilde beraber olduğun bu meslektaşlarını nasıl kötüleyebiliyorsun. Son söz olarak şunu söylemek istiyorum Özcan Özgür ‘Sen nasıl bunlarla beni aynı seviyeye koyuyorsun’ diye benimle yapmış olduğun telefon görüşmesinde söylemiştin. Beni tenkit ettiğin yazı da niçin bu isimleri kullanmasın ona da aklım ermiyor? Şunu da söylemden geçemeyeceğim hani senin tabirinle ben seni okumuyorum diyorsun ya senin okuyup okumadığın önemli değil gazetenin internet sitesinde her gün benim binlerce okurumun olduğunu görürsün. İyi niyetli bir insan meslektaşlarının arkasından değil yüzüne söyler, tıpkı Hüseyin Kocabıyık gibi. Şimdilik burada kalsın.
Sevgili okurlarım Muğla’da gazeteciler arasında birliğin ve beraberliğin sağlanması için ortaklaşa hareket edip il genelinde gazeteciler olarak adımızı güzelliklerle anılsın. Ben her zaman güzelliklerden yana insanım. Senin yazdığın yazıya cevap vermeyeceğim. Eğer verirsem kendime hakim olamayacağım. Ben de diyorum ki son söz olarak kinci hareket etmeyelim. Sayın Özgür bundan böyle ben değil biz diyerek birlik ve beraberlik içinde olalım. Aksi taktirde bu tür kinci hareketlerinle bir köşede yok olup gidebilirsin diyorum sevgili okurlarım.
