
Eskişehir’de 18 dönümlük tarım arazisine lavanta eken Erhan İnan’ın bahçesinde morun her tonunu barındıran manzarası vatandaşların yoğun ilgisine neden oluyor.
Eskişehir’de yaşayan Erhan İnan, Odupazarı ilçesi Akçakaya Mahallesi’nde bulunan 18 dönümlük tarım arazisine 5 yıl önce lavanta ekmeye karar vererek kolları sıvadı. 20 boyunca kökü topraktan beslenen ve hasatı ile gazozdan, kokuya birçok ürünün elde edildiği lavanta bahçesi adeta ziyaretçi akınına uğruyor. Yoldan geçen vatanadaşların fotoğraf çekinip lavanta gazozu içtiği bahçe morun farklı tonları ile adeta görsel bir şölen sunuyor. Yakında orak ve biçim makineleri ile hasat edilmesi beklenen lavantaları kokusu adeta insana huzur veriyor. Dünya evine girmeye hazırlanan çiftlerin de düğün fotoğrafı için lavanta bahçesi sıkça tercih ediyor.
"İçin insanlar da merak edip uğruyorlar"
Lavanta bahçesi hakkında konuşan tarım arazisinin sahibi Erhan İnan, "Lavanta bölgemizde çok yoğun bulunan bir bitki türü değil. Özellikle Eskişehir için söylüyorum: lavanta turizmi çok da fazla yapılan bir turizm değil. Eskişehir’de lavanta turizmi çok fazla yapılmıyor. Yoldan geçen vatandaşlarımız geldiği zaman ilgi alanı oluşturuyor. İşte ilk defa böyle bir lavantayı görmüşler. Lavantalarla birlikte fotoğraf çektiriyorlar. Lavanta ürünlerimizden alıyorlar. Bu yolumuzun devamında Beşikderesi Şelale mesire alanı var. Çoğunlukla hafta sonları yoğun bir trafik vardır burada o bölgeye giden. Yol üzerinde olduğumuz için insanlar da merak edip uğruyorlar, tarlamıza bakıyorlar. Lavantayı burada ilk defa yakın bir mesafede gördükleri için meraktan geliyorlar "dedi.
"Masraflı ve oldukça yorucu bir süreçten geçiyor"
Lavantadan elde edilen ürünlerin olduğunu söyleyen İnan şöyle devam etti;
"Ürünlerimiz var, bu ürünlerden isteyenlere ürün temininde bulunuyoruz. Yani iç turizmi biraz canlandırdık, bu bölge tanınır bir hale geldi. Ben Akçakaya köy sınırları içerisindeyim, kendim de köy kökenliyim. Dolayısıyla köyümüzü de biraz tanıtmış oluyoruz bu vesileyle. Lavanta üretimi kolay bir üretim tarzı değil. Kolay bir ürün değil. Masraflı ve oldukça yorucu bir süreçten geçiyor. Tarlanın otuyla mücadele etmek. Lavantanın olgunlaştıktan sonra hasadının yapılması, hasadını yaptıktan sonra distilasyon tesislerine götürülmesi ve orada da bu işlemlerin gerçekleşmesi hepsi bir maliyet ve bu maliyet sonucunda da buradan elde ettiğimiz ürün bunu karşılamıyor maalesef. Biz de iç turizimle giderlerimizi karşılamaya çalışıyoruz. Arılarımız var. Lavanta balı üretiyoruz. Lavanta balı sayesinde giderlerimizi karşılıyoruz. Daha çok hobi amaçlı yaptığımız bir alan. Devletimizin bu tür aromatik bitkileri destekliyor olması ve buralarda bu tür tesisleri kurması gerekirken ve bununla ilgili bir ofisin, borsanın oluşması gereken böyle bir şey yok maalesef. Tamamen üretilen ürün tüccarın elinde kalıyor. Bizler de maalesef ürünümüzü istediğimiz şekilde değerlendiremiyoruz."
HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : Haber Merkezi