USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Sağlık

"Eklem koruyucu cerrahi ile doğal hareket korunabilir"

OPR. DR. BARIŞ ÖZGÜROL

"Eklem koruyucu cerrahi ile doğal hareket korunabilir"
27-10-2025 14:07

Günümüzde gelişen biyolojik ve cerrahi yöntemler sayesinde, eklemi onarmanın ve korumanın mümkün olduğunu belirten Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Kliniği’nden Opr. Dr. Barış Özgürol, "Bu nedenle uzun süren eklem ağrısı, takılma veya hareket kısıtlılığı yaşayan kişilerin zaman kaybetmeden bir ortopedi uzmanına başvurması, hem tedavi başarısını hem de yaşam kalitesini artıran en önemli adımdır" dedi.


Liv Hospital Samsun Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği’nden Opr. Dr. Barış Özgürol, eklem koruyucu cerrahiler hakkında bilgilendirmede bulundu. Eklemlerin vücudumuzun hareket merkezi olduğunu belirten Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği’nden Opr. Dr. Barış Özgürol, "Diz, kalça, omuz ve ayak bileği gibi büyük eklemler günlük yaşamda en çok yük taşıyan yapılardır. Ancak zamanla aşırı kullanım, spor yaralanmaları, yanlış egzersiz, kilo fazlalığı veya yaşa bağlı kıkırdak aşınmaları bu yapılarda hasara yol açar. Eklemlerde ağrı, takılma hissi, şişlik veya hareket kısıtlılığı başladığında, bu genellikle bir ’alarm’ işaretidir. Erken tanı konulmadığında bu sorunlar ilerleyerek kalıcı eklem dejenerasyonuna, hatta protez ameliyatı ihtiyacına kadar gidebilir" diye konuştu. "Tedavi, hasarın boyutuna göre yapılmalıdır"


Uzmanların erken dönemde fark edilen eklem problemlerinde her zaman cerrahi dışı tedavilerin öncelikli olduğunu vurguladığını kaydeden Dr. Özgürol, "Bu aşamada fizik tedavi, eklem çevresi kas güçlendirme egzersizleri, PRP veya kök hücre gibi biyolojik enjeksiyonlar, ağrı azaltıcı eklem içi uygulamalar ve kilo kontrolü oldukça etkili yöntemlerdir. Bu tedaviler eklemdeki yükü azaltır, kanlanmayı artırır ve kıkırdak dokunun korunmasına yardımcı olur. Ancak hasar derinleştiğinde yalnızca bu yöntemlerle kalıcı iyileşme sağlanamayabilir. İşte bu noktada ’eklem koruyucu cerrahi’ devreye girer. Bu cerrahiler, eklemi tamamen değiştirmek yerine, mevcut dokuları onarmayı ve yük dağılımını düzeltmeyi amaçlar. Örneğin menisküs yırtıklarında tamir ameliyatı, kıkırdak hasarlarında mikro kırık veya kıkırdak nakli işlemleri, diz çevresindeki eğriliklerde düzeltici osteotomiler ya da kalça sıkışma sendromunda yapılan artroskopik girişimler eklem koruyucu cerrahilere örnektir. Bu ameliyatlar genellikle ’kapalı yöntem’ dediğimiz artroskopik tekniklerle, yani küçük kesilerden kamera eşliğinde yapılır" bilgisini paylaştı. "Erken müdahale ile tedavi başarısı artar"


Erken müdahalenin öneminden bahseden Özgürol, şunları söyledi:


"Modern cerrahi yaklaşımlar sayesinde hastalar hem kendi doğal eklemlerini koruyabilir hem de yıllarca protez gerektirmeden aktif yaşamlarına devam edebilir. Eklem koruyucu cerrahiler, doğru hasta seçimi ve deneyimli ortopedi cerrahlarının elinde uygulandığında oldukça başarılı sonuçlar verir. Cerrahi sonrası erken fizik tedavi ve kontrollü egzersizle, çoğu hasta birkaç hafta içinde ağrısız yürüyebilir, hatta spora dönebilir." "Herkeste protez çözüm olmayabilir"


Sonuç olarak, eklem ağrısı çeken herkesin çözümünün protez olmadığının altını çizen Opr. Dr. Özgürol, "Günümüzde gelişen biyolojik ve cerrahi yöntemler sayesinde, eklemi onarmak ve korumak çoğu zaman mümkündür. Bu nedenle uzun süren eklem ağrısı, takılma veya hareket kısıtlılığı yaşayan kişilerin zaman kaybetmeden bir ortopedi uzmanına başvurması, hem tedavi başarısını hem de yaşam kalitesini artıran en önemli adımdır" şeklinde açıklamasını sonlandırdı.



HABER KAYNAĞI : İHA
Editor : KAYNAK-İHA
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ