1980’li yılların başında çevre ve doğayı koruma konuları hükümetçe sadece Müsteşarlık düzeyinde ele alınmıştı. Sivil Toplum Örgütleri olan dernekler çevre ve doğayı korumanın önemini halka benimsetmek için birçok etkinlikler düzenliyor, ağaç dikme, deniz, kıyı ve plajların temizlenmesi, yerel yönetimin de desteğini alarak özellikle turizmin gelişmesinde bunun önemini belirtmek için konferanslar, oturumlar düzenlenmeye başlanmıştı. Ben bu yazımda sadece Marmaris özeline değineceğim. Marmaris’te ilk Turizm Derneği 1950’li yılların ortalarında kurulmuş. İlk kuruculardan geçtiğimiz günlerde 90 kusur yaşında kaybettiğimiz sevgili Kadir Yüzak Ağabeyimiz ilk dernek başkanlarındandı. Bu vesile ile kendisini rahmetle yad ediyorum. Tanıtım ve çevre koruma Marmaris’te turizmin başlamasıyla birlikte gündeme taşındı. Anılan Turizm Tanıtma Derneği hemşeriler tarafından devam ettirildi. Marmaris’te kuruluşu bir ilk olan bu dernek turizmin bu günlere gelmede yararlı oldu. Ben emekli olup Marmaris’e geldiğim 1980’li yılların başında anılan derneğin Yönetim Kurulu Başkanlığını Kubilay Alpugan yapıyordu. Onu da rahmetle anıyorum. O yıllarda anılan derneğe üye olduğum için yapılan Genel Kurulda Dernek Başkanlığına seçildim. 1988-1991 yılları arasında bu dernekte, yönetim kurulu üyeleri ve hemşerilerimizle Çevre ve Doğayı koruma başta olmak üzere çalışmalar yaptık. Marmaris’i tanıtım broşürü bastırdık. Hıdrellez şenliği yaptık. O yıllarda Rodos’tan Marmaris’e günübirlik feribotla turistler gelirdi. Onlara dönük etkinlikler olurdu. Rahmetli Mustafa Deliveli ve Murat Deliveli’nin, rahmetli emekli 7. Cumhurbaşkanımız Kenan Evren’in dernek çalışmalarına yardımları olmuştur. Düzenlediğimiz bir dernek gecemizi Marmaris’in ilk otellerinden birisi olan Lidya’da yapmıştık. Çevre ve Güzelleştirme adına düzenlediğimiz ‘Bahçe, Balkon ve Çiçeklendirme Yarışması’nda birçok hemşerimize ödüller vermiştik.
Adını ‘Marmaris Turizm Tanıtma Ve Güzelleştirme Derneği’ olarak yenilediğimiz bu örgütte derneğimizi Olağan Yönetim Kurulu seçiminde üyelerimizden Sayın Sengün Tuğrul’a devretmiştim. O da benden sonra yönetim kuruluyla çok güzel çalışmalar yaparak Marmaris’e tanıtım ve güzelleştirmede başarılı katkılarda bulundu. Biz bazen deriz ya ‘Başlamak bitirmenin yarısıdır’ diye. Zaman geldi dernek artık işlevini kaybetti. Demek ki başlamak değil devam ettirmek yani sonuç önemlidir. Devam ettirilmedi. Belki amatörce yapılan bu çalışmalar zamanla gündemden düştü. Esasen yenilikler onları gündemden düşürdü. Şimdi “Marmaris bu günlere nereden ve nasıl geldi” diyecek olsak bunda mutlaka kurulan bu mütevazı derneğimizin rolü büyüktür. Zamanında çevre ve doğa koruma konulu konferanslara üniversitelerden davetimizle gelen ve konferanslara katılan güzide bilim insanları olurdu. Çevre ve doğayı koruma konusunda insanımızı bilinçlendirmede bunların ve derneğin yararı olmuştur. Özellikle ülkemizin her yerinde olduğu gibi Marmaris’te de çirkin yapılaşma her türlü görüş, yazı ve eleştirilerimize rağmen egemen kılınmıştır. İlçemizi ziyaret eden NTV Muhabiri Ahmet Yeşiltepe önceki Belediye Başkanımız Ali Acar’la Marmaris’i kuşbakışı gören Tepe restoranda yaptığımız söyleşide bana “Marmaris bu hale nasıl geldi Erol Bey” dediğinde yanıtım, özetle “Gidişi durdurmaya gücümüz yetmedi” olmuştu. Ama zamanında ekilen sağlam tohumlar bazen gördüğümüz küçük bir inisiyatif grubunun eylemiyle gönlümüze ferahlık vermiyor da değil. Örneğin, Marmaris Karaca’da yakından tanıdığım hemşerilerim Mustafa Şimşek, arkadaşları ve küçük bir çocuk 3-5 kişi de olsalar deniz kıyısında düzenledikleri temizlik kampanyasında ellerinde büyük naylon torbalarla kıyı temizliği yapıyorlardı. Onları böyle görmekten mutlu oldum. Fotoğraf çektim. Tebrik ettim. Bu vesileyle kıyı veya herhangi bir yerde piknik yapan hemşerilerimize buradan bir istekte bulunmak istiyorum. Belediyeler her yere çöp bidonları koydular. Ne olur, dinlendiğiniz yeri kirletip öyle bırakmayın. Kirli bulduysanız temizleyin. Atalarımızın, “Temizlik imandan gelir” sözü sadece Korana Virüsü salgınına karşı söylenmemiştir. Doğa ve Temiz çevre içindir. Lütfen buna dikkat edelim, etmeyenleri ikaz edelim. Atalarımız, “Aslan yattığı yerden belli olur “dedikleri halde…
Erol uysal 21 Temmuz 2020
