Ve pazar günü sandığa gideceğiz. Yerel idarecilerimizi seçeceğiz. Ne var ki bu seçimde oy kullanırken kimse başkan adaylarının yeteneklerine, liyakatine, projelerine bakmayacak. Hasılı kelam memleket öyle bir kutuplaşmanın eşiğine geldi ki yurttaşlar bir başkan adayına oy verirken onun kişisel özelliklerinden çok mensup olduğu partisine bakarak oy vermeye başladılar. Bunun farkında olan siyasi partilerde kendilerini yurttaşların çoğunluğuna kabul ettirmede zorlandıkları bölgelerde partilerinin profillerinden uzak adayları sahaya sürmeye başladılar
Bu seçimlerde bunun çokça örnekleri var. Örneğin CHP’nin Hatay belediye başkan adayı Lütfü Şahin, AKP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Hamza Dağ, Marmaris AKP belediye başkan Adayı Serkan Yazıcı, Bolu Belediye başkan adayı Tanju Özcan…
Bu örneklerde görüldüğü gibi AKP ve CHP, bazı seçim bölgelerinde yerleşmiş olan olumsuz profillerini adayların spesifik özellikleri ile kırmaya çalışıyor. Bunu ben seçmene karşı yapılan ustaca bir hile olarak değerlendiriyorum
Bu adaylar seçim propagandalarında partilerinin adını unutturarak kendi profillerini seçmenin beynine kazımaya çalışıyorlar.
“Siz partileri bir kenara bırakın. Biz hepimiz biriz yemin ederim ben sizin istemediğinizi hiçbir şeyi yapmayacağım” diyerek oy toplama avcılığı yapıyorlar.
Marmaris ve İzmir’de AKP adayları CHP’den daha Atatürkçü, daha seküler, daha çağdaş görünmek için her türlü yola başvuruyorlar
Oy devşirmek adına İzmir’de AKP’nin adayı Hamza Dağ içkili mekanları, pavyonları- ramazan falan da dinlemeden- kendine mekan yaparken, Marmaris’te Serkan Yazıcı da Marmarislilerin özel hayatına asla karışmayacağına dair her fırsatta yemin seremonileri ile seçmen karşısına çıkıyor, Öyle ki Yazıcı partisinin adını ağzına bile almıyor. Marmaris’te adeta “AKP yok SERKAN YAZICI” var “Yaparsa Serkan Yazıcı yapar”
Yani demek istiyor ki “siz partiye bakmayın bana bakın Ben Marmaris’in çıkarını her şeyin üstünde tutarım” İşte bu taktikle Marmaris seçmeninin çoğunluğundan oy alıp başkan olmak istiyor.
Marmaris’te pek çok yerel gazeteciyi bu propaganda ikna etmiş olsa da Marmaris seçmeninin ikna etmeye yetmez. Keza 24 yıllık iktidar serüveninde AKP belediye başkanlarının AKP ye rağmen bir icraatta bulunma şanslarının olmadığını herkes gördü tanık oldu. Bu parti ki bir belediye başkanının ekranlar önünde ağlata ağlata istifa ettirmiş bir parti. Marmaris seçmeninin “önce Marmaris değil önce ülke” fikrini aklına koymuş bir seçmen olarak AKP adayının güleryüzüne kanmayacağını düşünüyorum.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?