Görünen o ki, günlük yaşamı iyisi kötüsü, acısı, ekşisi tatlısı, sıcağı ve soğuğuyla Korana Salgınının özellikle tüm insanlığa vermekte olduğu zarar ve yarattığı paniğe değinmeden geçen yazar ve çizen yok gibidir. Bütün okuduklarımızda, gördüklerimizde insanoğlunu üniforma gibi maske takmakla cezalandıran bu virüse bundan başka yazılarımda yer vermemeye gayret edeceğim.
Görünen köy kılavuz istemez. Bu bir ata sözüdür. Geçtiğimiz günlerde Marmaris’te ikincisi düzenlenen ‘Ralli Otomobil Yarışları’nın dünyaya Marmaris’i tanıtma açısından verdiği yararı inkâr etmeden doğaya ve başta bal arıları olmak üzere verdiği zararı kritik eden yazılarım oldu. Bunu yıllar önce Osmaniye Muhtarlığı ve Kooperatif Başkanlığı da yapan Sayın Hüseyin Aydın’ın Marmaris Yeni Sayfaya verdiği beyanatında okumuştum. Sayın Aydın Ralli’nin kovanlara ve arılara verdiği zararın büyük olduğundan bahisle Türkiye’nin Çam Balı üretiminde önde gelen bir bölgede Ralli yarışması düzenlemenin bu sezon bal üretiminde en az % 30’ üzerinde düşmesinde nedenlerden birisi olduğunu söylüyor. Bugünkü gazetelerde bu yarışmaların bir daha Marmaris’te yapılmayacağını çevre ve doğayı korumak isteyen dostlarımıza buradan da duyurmak istedim.
Geçmiş günlerde bu konunun aynı zamanda yerelde, özellikle Marmaris Kent Meclislerinde de tartışılması gerektiğine değinerek hatırlatmada bulunmuştum. En son değerli Kent Meclisi üyeleri ve çevre dostlarının bir koyda çevre temizliği yaptıkları fotoğrafı görünce sevindim. Amacımızın sadece laf değil, iş yapmak olduğunu unutmayalım.
Değerli Arkadaşım Orhan Girgin ve Eşi Aynur Hanım sigara içerler. Bana, Dr. Mehmet Öz’ün sağlık için önerdiği tavsiyeleri içeren sıralı maddeleri arasında “Sigara içmeyi mutlaka bırakın” da vardı. Girgin ailesine teşekkür ederim. Ancak bu durumun çağrıştırdığı ve bana göre bazılarımızın zamanla “Ele verir öğüdü, kendi kırar söğüdü” türünden ata sözü veya eskilerin ‘darb-ı mesel’ de dedikleri bir deyişini anımsatıyor. Özellikle öğretmenlerimizden duymuşuzdur. Öğretmen kendi sigara içebilir. Çocuklar görebilirler, ancak öğrencilerine “Siz benim yaptığımı yapmayın, dediğimi yapın” değişini çağrıştırıyor mu? Bu değerli dostlarım bundan böyle sigarayı bırakacak olurlarsa bu güzel habere bir sonraki yazılarımda yer vereceğime şimdiden söz veriyorum. Bu vaadim sigarayı bıraktığını bize duyuran tüm dost ve hemşerilerim için de geçerlidir.
Yeğenim Zühre ve Süleyman çiftinin kızı Fatma Nur Kaptanoğlu başarılı geçen üniversite eğitiminden sonra güzel bir çalışmaya imza atmış. Onun başarılı çalışması Ulusal gazetelerimizin birinde haber oldu. Eskişehir Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden başarıyla mezun olan yeğenim Fatma Nur 17 değişik dilleri konuşan ülkeler çocuklarını ve dillerine ait masalları diğerleriyle paylaşabilmeleri için bir site kurmuş ve buna kısa zamanda yüzlerce çocuk katılmış. Bu dünya çocukları için hem barış ve dostluk ve hem de başka ülke çocuklarının masal ve öykülerini birbirleriyle paylaşmasının ilk adımı olması açısından çok önemli ve yararlı bir proje olmuş. Marmaris’te yetişmiş ve ailemizin başarılı bir evladı olarak gördüğüm Fatma Nur’u ve ailesini kutluyor, başarılarının devamını diliyorum. Tüm dünya çocuklarının masal serisini hayata geçiren yeğenim Kaptanoğlu 17 dil ve lehçeden oluşan masal projesiyle çocukların kendi anadillerinde masallarla buluşmasını sağlamaktan haklı olarak gurur duyuyor. Biz de kendisiyle gurur duyuyoruz.
Sağ ol, var ol Fatma Nur! Erol Uysal 14 Ekim 2020
Görünen o ki, günlük yaşamı iyisi kötüsü, acısı, ekşisi tatlısı, sıcağı ve soğuğuyla Korana Salgınının özellikle tüm insanlığa vermekte olduğu zarar ve yarattığı paniğe değinmeden geçen yazar ve çizen yok gibidir. Bütün okuduklarımızda, gördüklerimizde insanoğlunu üniforma gibi maske takmakla cezalandıran bu virüse bundan başka yazılarımda yer vermemeye gayret edeceğim.
Görünen köy kılavuz istemez. Bu bir ata sözüdür. Geçtiğimiz günlerde Marmaris’te ikincisi düzenlenen ‘Ralli Otomobil Yarışları’nın dünyaya Marmaris’i tanıtma açısından verdiği yararı inkâr etmeden doğaya ve başta bal arıları olmak üzere verdiği zararı kritik eden yazılarım oldu. Bunu yıllar önce Osmaniye Muhtarlığı ve Kooperatif Başkanlığı da yapan Sayın Hüseyin Aydın’ın Marmaris Yeni Sayfaya verdiği beyanatında okumuştum. Sayın Aydın Ralli’nin kovanlara ve arılara verdiği zararın büyük olduğundan bahisle Türkiye’nin Çam Balı üretiminde önde gelen bir bölgede Ralli yarışması düzenlemenin bu sezon bal üretiminde en az % 30’ üzerinde düşmesinde nedenlerden birisi olduğunu söylüyor. Bugünkü gazetelerde bu yarışmaların bir daha Marmaris’te yapılmayacağını çevre ve doğayı korumak isteyen dostlarımıza buradan da duyurmak istedim.
Geçmiş günlerde bu konunun aynı zamanda yerelde, özellikle Marmaris Kent Meclislerinde de tartışılması gerektiğine değinerek hatırlatmada bulunmuştum. En son değerli Kent Meclisi üyeleri ve çevre dostlarının bir koyda çevre temizliği yaptıkları fotoğrafı görünce sevindim. Amacımızın sadece laf değil, iş yapmak olduğunu unutmayalım.
Değerli Arkadaşım Orhan Girgin ve Eşi Aynur Hanım sigara içerler. Bana, Dr. Mehmet Öz’ün sağlık için önerdiği tavsiyeleri içeren sıralı maddeleri arasında “Sigara içmeyi mutlaka bırakın” da vardı. Girgin ailesine teşekkür ederim. Ancak bu durumun çağrıştırdığı ve bana göre bazılarımızın zamanla “Ele verir öğüdü, kendi kırar söğüdü” türünden ata sözü veya eskilerin ‘darb-ı mesel’ de dedikleri bir deyişini anımsatıyor. Özellikle öğretmenlerimizden duymuşuzdur. Öğretmen kendi sigara içebilir. Çocuklar görebilirler, ancak öğrencilerine “Siz benim yaptığımı yapmayın, dediğimi yapın” değişini çağrıştırıyor mu? Bu değerli dostlarım bundan böyle sigarayı bırakacak olurlarsa bu güzel habere bir sonraki yazılarımda yer vereceğime şimdiden söz veriyorum. Bu vaadim sigarayı bıraktığını bize duyuran tüm dost ve hemşerilerim için de geçerlidir.
Yeğenim Zühre ve Süleyman çiftinin kızı Fatma Nur Kaptanoğlu başarılı geçen üniversite eğitiminden sonra güzel bir çalışmaya imza atmış. Onun başarılı çalışması Ulusal gazetelerimizin birinde haber oldu. Eskişehir Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünden başarıyla mezun olan yeğenim Fatma Nur 17 değişik dilleri konuşan ülkeler çocuklarını ve dillerine ait masalları diğerleriyle paylaşabilmeleri için bir site kurmuş ve buna kısa zamanda yüzlerce çocuk katılmış. Bu dünya çocukları için hem barış ve dostluk ve hem de başka ülke çocuklarının masal ve öykülerini birbirleriyle paylaşmasının ilk adımı olması açısından çok önemli ve yararlı bir proje olmuş. Marmaris’te yetişmiş ve ailemizin başarılı bir evladı olarak gördüğüm Fatma Nur’u ve ailesini kutluyor, başarılarının devamını diliyorum. Tüm dünya çocuklarının masal serisini hayata geçiren yeğenim Kaptanoğlu 17 dil ve lehçeden oluşan masal projesiyle çocukların kendi anadillerinde masallarla buluşmasını sağlamaktan haklı olarak gurur duyuyor. Biz de kendisiyle gurur duyuyoruz.
Sağ ol, var ol Fatma Nur! Erol Uysal 14 Ekim 2020
