Bugün Büyük Taarruz ve sonunda kazanılan Zaferin 97. Kutlama Haftasına gurur ve onurla yine girmiş bulunuyoruz. Her yıl 30 Ağustos Zaferini bir hafta önceden kutlamaya başlıyor, Yurt çapında ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve dış ülkelerdeki temsilciliklerimizde çeşitli etkinliklerle büyük bir coşku ile kutluyoruz. Yapılan kutlamalar, gösteri ve askeri törenlerin 30 Ağustos’un anlam ve önemini genç kuşaklara öğretmek, bu günlere nasıl gelindiğini anımsatmak ve bu coşkuyu her yıl bir daha yaşamak anlamında çok yararlı olduğunu düşünüyorum.
30 Ağustos Zaferinin 97. yılındayız. Bu gün, bağımsızlığımızın, dirilip, silkinip ayağa kalkışımızın günüdür. Zafer Haftamız ve 30 Ağustos Zafer Bayramımız Ulusumuza kutlu olsun!Bayramı ulusumuza, Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimize kutlu olsun!
Değerli okurlar; Bilindiği üzere, 1914 yılında Birinci Cihan Savaşı patlak verdiği zaman İtilaf Devletlerine karşı cephede, yani İttifak Devletleri yanında yer tutan Osmanlı İmparatorluğu dört yıl süren çetin savaşlardan yenik çıktı. Altı yüz küsur yıllık imparatorluk iflas etmiş, İtilaf Devlet Askerleri ve donanması topraklarımızı ve limanlarımızı işgale başlamıştı. Çanakkale Boğazından geçerek İstanbul ve Karadeniz’e siyasi askeri ve stratejik amaçlar doğrultusunda ulaşmak isteyip fiilen işgali başlatan, ancak boğazlardan geçmeyi başaramayan düşman önce kıyılarımızı bombalamaya, sonra da önemli bölgeleri işgale başlamıştı. Bu bombalamalardan güzel Marmaris’imiz de nasibini alarak kalemiz hasar görmüş, çevrede oturan sakinler şehit ve gazi olmuşlardı. 30 Ekim 1918’de ilan edilen Mondros Mütarekesine göre silah bırakışması 57.Tümene bağlı Marmaris’teki Kıyı Tabur Komutanlığı da tabi olduğundan Tabur komutanı ve Muğla-Marmaris Kuvayı Milliye Komitesine bağlı üyeler bu birliğin o zaman adı “Kışlacık”, şimdi ise ‘Ovacık’ olan köye naklini sağlamışlar, ama silah ve teçhizatı teslim etmemişlerdi. Emekli bir binbaşı ve Marmaris’in eniştesi olan Edip Bey, Dede Rıfkı Efendi, Hafız Mehmet Efendi, Hafız Kamil Efendi, Aydınlı Halil Bey, Avukat Saitoğlu Münir Bey ve Hamdi Yüzak Marmaris Kuvayi Milliye Komitesinin vatanperver üyeleri olarak görev yapmışlar, askeri birlik silahlarıyla birlikte Kuvayı Milliyeye katılmışlardı. Bunlara yörenin zeybekleri olarak bilinen Dayım Haliloğlu Hüseyin Efe, Mustafa ve Raşit Zenginler vb. vatanseverler asayiş, iletişim ve koordinasyonda yardımcı oldular. 11 Mayıs 1919’da Marmaris, Bodrum ve Fethiye İtalyan askerleri tarafından işgal edildi. Marmaris halkı bu işgali protesto eden mahalli gösteriler yaptı. Sevr’in imzalanmasını takip eden günlerde yurdun her yanı işgale uğramış, kurtuluş ve bağımsızlık ışıkları tamamen sönmeye başlamıştı.. Yüce Atatürk’ün İstanbul’dan Samsun’a giderek Anadolu mukavemet hareketini (Kuvayı Milliye) başlatması ve kongreler, TBBM kuruluşu, Meclis Başkanlığı, Başkomutanlık yetkisi gibi zor geçen evreler aşıldı. Zafere ‘adım adım’ yaklaşım süreci önce İnönü’lerde, sonra Sakarya ve Dumlupınar’da başarıldı. Şafağın söküp güneşin doğuşuyla Kurtuluş Savaşının Zaferle noktalanması mucizesi 9 Eylül 1922’de İzmir’de son buldu. Bu askeri ve siyasi seyir süreci Türk Tarihinin olduğu kadar dünya tarihinin de çok önemli evreleri ve birer mihenk taşları oldular.
Ne mutlu bizlere ki; Atatürk gibi dünyada benzeri az görülen bir lidere, kahramana sahibiz. O’nun ilke ve devrimlerinden, emanet ettiği Cumhuriyet kazanımları yolundan sapmadan, Atatürk’e ve arkadaşlarına layık olarak kurduğu Cumhuriyeti ilelebet yaşatacağımıza söz veriyoruz. Yaşasın Zafer Haftası, Yaşasın 30 Ağustos Zafer Bayramı ve Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!
Erol Uysal 24 08.2019
