Mayıs Ayının ikinci pazar günü Anneler Günü’dür. Ülkemizde 1955 yılından bugüne kutlanmaktadır. Birleşmiş Milletlere üye olan her ülkede anneler çocukları tarafından tebrik edilir. Sivil toplum örgütleri, aile grupları dost ve arkadaşlar diğer kutlamalarda olduğu gibi bir araya gelirler, kahvaltı, piknik, gezi gibi eylemler düzenlerler, kışın getirdiği rehavet ve kasvetten baharın ısıtıcı güneşiyle enerji kazanarak kurtulurlar. Korana virüs salgını nedeniyle bu yıl bunu yapamıyoruz. Ne yapalım, “başa gelen çekilir” diyerek geleceğe bakacağız.
Dün sabah erken saatlerde kapımız çalındı. Merakla açtık. Kapıda bizi uyandırdığı için özür dileyen bir postacı vardı. Elindeki koliyi erken getirdiğini, bunun için özür dileyerek hafta sonu kısıtlama nedeniyle çalışmayacaklarını söyledi. Teşekkür edip onu uğurladık. Koli yurt dışında görev yapan oğlum Mustafa Kemal’den geliyordu. Buket üzerindeki kartta Gülsen’in ‘Anneler Günü’nü kutluyordu. Gülsen ve ben çok mutlu olduk. Aynı günün akşamında Whatsup’tan telefonda konuşarak çiçeği aldığımızı bildirerek teşekkür ettik.
Bilindiği üzere Sağlık Bilim Kurulu ve ilgili bakanlık pazar günü 65 yaş ve üzeri olanlara 4 saatlik bir sokağa çıkma izni verdi. Tabii bunun da uygulama koşulları var. Biz bu izni kullanırken insanların çoğu sokakta olmayacaklar. Dükkanlar, kamu kurumları, açık park ve kahveler kapalı olacak. İlk nazarda kendi kendime “Bu durumda ben neden evden dışarı çıkacağım” deyiverdim. 2 Aydır saç tıraşı olmuyorum. Berberler pazartesi günü açılacak. Pazartesi günü benim tıraş olmak için evden çıkmam yasak. Ne zaman ve nasıl tıraş olacağımı düşündüm. Bu yaş grubu ve üzeri kadınlar da aynı durumda, kuaförüne nasıl gidecekler? Demek ki sağlık gurubu genç heyetten oluşuyor, yaşlıların halinden anlamıyorlar. Ama onlar bu uygulamayı bizi salgından korumak için yaptıklarını söylüyorlar. İçimden gelen ilk tepkim bu izni hiç kullanmamak, dışarı çıkmamak yönünde olsa da sonradan biraz yumuşadım. Kararımı değiştirdim. Pazar Günü Anneler Günü, Marmaris Merkez mezarlığı evime çok uzak değil, annemin, kayınvalidemin ve tanıdık tanımadık şimdi hayatta olmayan tüm annelere Kutsal Ramazan Ayında Allahtan rahmet dileyerek bir Fatiha okumanın çok yerinde olacağını düşündüm. Gülsen’e “Varmışın” dedim. “Tamam” dedi. Bu yazı gazetede yayına girdiğinde biz bu ziyareti yapmış olacağız…
Tüm ülke ve Dünya kadınlarının Anneler Günü’nü kutluyor, sağlık, mutluluk diliyoruz. Oğlum Mustafa Kemal’in bize göndermiş olduğu buketin fotoğrafını çektim, yazıma ekledim. Gülsen’e gönderilen bu fotoğrafı tüm annelerle paylaşmak istedik. Saygılarımızla…
Erol Uysal 09.05.2020
