Bu ülkede dürüst ve namuslu insanlar kendimi bildim bileli hep dışlandı ve zarar gördüler.
Bizim Ülkemizde dürüst namuslu ve çalışkan insanlar hep zarar görmüş, dışlanmış ve hiç suçları olmadığı halde mutlaka üzerlerine bir suç atılıp suçlu gösterilmiştir.
Yumurtaya kulp takmaktır bunun adı.
Yetmişli yılların başında daha Üniversite öğrencisiyken üstelik bir hukuk öğrencisiyken Deniz Gezmiş'in hayatını gençliğini aydın görüşlerini söküp aldı bizim insanlarımız.
En kötüsü de onun idamına sevindiler zevk duydular. Böyle bir halktan ne beklenirdi. O günkü sahne seyircileri halâ seyirci rolündeler.
Deniz Gezmiş'in isyanıydı Amerikan askerlerinin İstanbul'a gelip kadınlarımızın genelevlerde hizmete sunulmaları, rütbelilere Türk kadınları hediye gibi sunulurken ahlaklı bir adamın öfkesi şaha kalkardı elbet. Bu duyguyu Ahlak kavramından yoksun olanlar nereden bilebilirler ki!
Sloganı işgalci Amerikan askerlerine 6. Filo defoldu!. İsyan ediyordu. Haklıydı da üstelik, Ankara hukuk Fakültesi öğrencisiydi. Yasaları biliyordu öğrenci devriminin lideriydi. Olayı sağ sol öğrenci çatışmasına bağladılar. Kimler vardı öğrenci kavgasında karşısında? Abdullah Gül ve arkadaşları.
Deniz Gezmiş'i anlayabilseydi o yıllarda halk, sinmeseydi korkmasaydı. Türkiye çoktan Avrupa birliğine girmiş olacaktı. Belki de kendi iç dinamikleri ile ATATÜRK' ün sağlam temeller üzerine kurduğu bu ülke bugün çok daha ilerici güçlü refah seviyeyi yüksek bir ülke olacaktı.
İlk düğme Deniz Gezmiş'in idamı ile yanlış iliklenmiş oldu. Elbette yanlış iliklenmiş bir gömlek ne kadar kaliteli olursa olsun insan iskeletinin üzerinde şık durmaz..
Uzun zamandır düğmeleri çözüp yeniden ilikleyelim fikri var, bir de yok böyle daha iyi bunu moda olarak kabul ettirelim fikri arasındaki tartışmada seyirciler var. Şimdi bu seyirciler bu moda olamaz düğme yanlış iliklendi diye ses yükseltiyorlar.
Ne yazık ki ve maalesef ki! Bugünün gençleri anne babalarının sesi çıkmadığı için hayalleri çalınmış gelecekten umutları kesmelerine rağmen direniyorlar, bağırıyorlar.
Bu Ülke bu gençlere 70 li yıllardan beri hiç acımıyor. Ne kadar idealist aydın genç varsa hepsinin geleceği karartılmış önü kesilmiş yoluna hendek döşenmiştir bu halkın yanlış saflarda yer alması yüzünden.
İktidarları suçlamayın iktidarlar kendilerine verilen görevleri yaparlar ve onları halk seçer. Eğer bugün yanlış giden bir şey varsa bunun sorumlusu yöneticiler değil halktır.
Deniz Gezmiş'in idamında seyirci olan halk bugün de seyirci rolündedir, şükredelim ki idam yok.
Halk biraz kendini sorgulamalı, ev sahibinin hiç mi suçu yok?
Türkiye'de paranın gücü ile herkes ilgili ama bilginin gücü kimsenin umurunda değil. Satranç oyunu ve Golf oyunu tamamen zeka ve bilgiye ve bir kültüre dayalı bir oyundur. Bu oyunlar zeka ile kazanılan oyunlardır. Bizim ülkemizde kaç kişinin tutkusu merakı var bu oyunlara? Karın doyurmuyor değil mi? İlle de parası olacak kumar iddia şans topu yılbaşı bileti olacak bizim insanımız kolay zenginliğin peşinde.
Oysa sağlam bir gelecek zeka ile inşa edilir, kitap okuyorsanız, zeka oyunlarında kazanıyorsanız, sağlam bir matematik ile zihninizi eğitmişseniz sizi kimse kandıramaz ve daima doğru kararları alırsınız.
Ne yazık ki ve maalesef ki hala seçimlerde bizim insanımız öz iradesiyle oy kullanabilirken bilgi ve öngörü zayıflığı yüzünden günübirlik çıkarlarını gözeterek tercihlerini yapıyorlar ve sonra uzun vadede kaybettiklerini anladıklarında hesapların içinden o zayıf irade ve zekalarıyla çıkamaz hale geliyorlar.
Halk önce birer birer vicdanını ve aklını sorgulasın.
Aysun Kayacı Benim oyum ile dağdaki çobanın oyu bir mi? Dedi kadını linç edenler anca yıllar sonra ne dediğini ve ne kadar haklı olduğunu söyleyenler in zeka kıvraklığını görüyorsunuz üzerinden yıllar geçmesi gerekti. O gün Aysun Kayacı' yı anlayanların sayısı bir elin parmaklarını geçemedi.
Sosyal medyada "Aziz Nesin'e Buraları merak etme bildiğin gibi" sözü dolanıyor. Ne demişti? Türk halkının yüzde altmışı aptaldır! Demişti. Bir de adamı o zaman mahkemeye verdiler, hakimin karşında ben nereden bileyim sizin o yüzde altmışın içinde olduğunuzu siz kabul ettiğinizi söylüyorsunuz deyince berat etti.
Şimdi soruyorum değişen bir şey var mı? HAYIR.
O günkü halk ne ise bugünkü halk aynı hatta gerileme var.
Biraz başınızı ellerinizin arasına alıp düşünün derim, yakın çevremde o kadar çok var ki artık çoğu ile bu konuları konuşma ihtiyacı duymuyorum.
Bu günlerden şikayet edenler en çok destek verip şakşakçılık yapanlardır bundan emin olun.
Bir de rengini belli etmeyen sinsi çıkarcı ikiyüzlü insanlar bu toplumun en tehlikelileri ve zarar verenleridir. Bu tür insanlar O....ra benzeler eşini aldatmamış gibi evde canim cicim insanlara benzerler. Mert olmayan insanlardan itina ile sakınınız bu tür insanlar en yakınınızdaysa girdiğiniz her mücadeleyi kaybedersiniz.
Kayyum G.... de Kılıçbalığını da anmış olalım.
İnsan da biraz utanma arlanma olur yahu.
