KÖTÜ VE İYİ

Erol UYSAL

10 ay önce

Koranavirüs salgını nedeniyle dünya genelinde insanların yaşadıkları pandemi hep öne çıkarak bazı konuları gündemden düşürdü. Tüm TV ve gazetelerin ana haber konularının başında bu salgın yer aldı. Türkiye olarak Amerika ve çoğu Avrupa ülkeleri arasında anılan salgından vefat edenler arasında sayıca çok kötü durumda değiliz. Kaybettiğimiz vatandaşlarımıza Allahtan rahmet diliyor, vefakâr, özverili doktor ve sağlık personelimize takdir ve teşekkürlerimi sunuyorum.  

Her yıl 24 Nisan günü Ermenilerin başını çektiği ‘Sözde Ermeni Soykırım Anma Günü öncesi ve devamlı gündemde tutularak tüm dünyaya duyurulur. Bazı ülkeler Ermeni propagandasının etkisinde olarak tarihe ve araştırmaya gitmeden, arşivleri karıştırmadan bu zokayı yutar, parlamentolarında kabul ederler. Erzurum Bölgesinde toplam altı yıl şark hizmetinde bulunmam nedeniyle dadaşlarla yaptığım konuşmalarda bu bölge insanının Ermenilerin onlara arkadan vurarak yaptığı katliamın izlerini, acılarını hala yaşamakta olduklarını gördüm. Bu konuda bu iddianın yalan ve iftira olduğunu kanıtlamak için emekli olduktan sonra kendime bir dosya açarak ben de her 24 Nisan’da Ermenilerin tezini çürütmek için yazılar yazdım. Van ve Iğdır’daki anıt müzeleri ziyaret ederek Ermenilerin bölgeye verdiği zararın ve katliamın bizzat kendileri olduğunu kanıtlamaya çalıştım. Birinci Cihan Savaşının kötü koşulları ve emperyalist güçlerin batı ve doğu Anadolu’ya saldırıya geçtiklerinde Doğu’da da Ermeni Devletini topraklarımıza saldırtarak tüm Anadolu’yu işgal etme ve yağmalama planı içinde oldukları apaçık ortadadır. Bu zihniyet ve düşünce gaflete düşersek yine aynen tekrar edebileceği kesindir.  Bu plan içine Yunanistan’ı da dahil ederek uygulamaya koymuşlardı. Kurtuluş Savaşının zaferle sonuçlanmasıyla ve Sevr’in paramparça edilip çöpe atılmasıyla uygulanamamıştır. Bugünün ortamında bir dostumdan aldığım mesaj içime, gönlüme ferahlık verdi. Aldığım ileti aynen şöyleydi.   “Türkler Ermenilere soykırım yapmamıştır. Birinci Cihan Harbinin kötü koşulları içinde Türkiye Fransa’nın da teşvik ve yönlendirmesiyle arkadan vurulmak, işgal edilmek istenmişti. Osmanlı Devleti topraklarında vatandaş olarak yaşamakta olan Ermenileri aldığı güvenlik önlemleriyle o zaman Güneyde Osmanlı İmparatorluğu toprakları olan bölgeye tehcir edilmişti. Bize de aslı astarı olmayan bu soykırımı kabul etmemiz için de baskı yapıyorlar. En azından Amerika’da dikilen bir anıta çelenk koymamızı istiyorlar. Türkiye emperyalist bir politikaya sahip değildir. Tarihinde Soykırım yapmamıştır” Bu mesaj Japonya Hükümeti ve milletinin en çok izlenen bir TV kanalında yayınlanmıştır. Böyle ciddi ve doğruluktan ayrılmayan dostlarımız da var çok şükür…  

Koranavirüs nedeniyle bizim gibi 65 yaş ve üstü olanlara uygulanan sokağa çıkmama yasağının tek faydası birçok kitap okuyabilmemiz oldu. ‘Kötü’ ve ‘İyi’ yazı başlığıma örnek olacak birçok olay olsa da bunun içlerinde en önemlisinin burada değineceğim konu olacaktır. O da şudur: İkinci defa okuduğum kitaplar içinde merhum yazar Turgut Özakman’ın ‘Şu Çılgın Türkler’ ve Kurtuluş Savaşı adlı kitabını her Türk Vatandaşının okuması gerektiğine inanıyorum. Ben ikinci defa okudum. Yazar, “Bir İstiklal ve Kurtuluş Savaşı nasıl kazanılmıştır” sorusuna burada tam yanıt vermiştim. Bu ve benzer tarihi vesikaları okumayanların şeriatçı tandanslı zırvalamaları ve Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal’in fotoğrafları konusunda ağızlarına aldıkları çirkin ve kötü söylemleri, milli kahramana ve tüm kahramanlara yapılmış kasıtlı ve organize bir girişim olarak kabul ediyor, kınıyorum. Türkiye Cumhuriyeti laik, sosyal, bağımsız ve özgür bir hukuk devletidir. Atatürk bu devletin, kurduğu Cumhuriyetin banisi, gökteki Demirkazık gibi parlayan bir yıldızıdır. Ona ve yaptıklarına tüm dünya insanları, dost ve düşmanları dahil herkes hayrandır. Çağımız Yüzyılının Adamı kabul edilmiştir. Atatürk’ün aleyhinde söz söyleyenler halen cehaletin pençesinde kalanlardır. Atatürk’ün onların beğenisine ihtiyacı yoktur. Atatürk bu cumhuriyeti Türk Gençliğine emanet etmiştir. Böylelerine değil. Atatürk’e dil uzatanların Allah cezasını versin! 

Erol Uysal 06 Mayıs 2020               

...  

YAZARIN DİĞER YAZILARI