Sonuç olarak;
Çağımız Türk edebiyatında yazarlık ve yaratıcı yazarlık deyimi arasında bir
bağlantı var mıdır. ? Yaratıcı yazarlık atölyeleri son on yıldır vardır. Nitelikli
yazarların atölyeleri faydalı olabilir kanısındayım. Diğerleri bir geçim kapısıdır.
Üniversite, akademi bünyesinde yapılanları ismi cismi bilinmeyen, eserlerinin haslığı
konusunda kuşku duyulan kimselerin açtığı atölyelerden ayrı tutmak gerekir. Bu
akademilere giden aday, iyi bir yazarın elinden aldığı dersle zarar görmeyeceği
kanısındayım.
Eskiden yazarların toplandıkları mekânlar vardı ve buraları birer akademi görevleri
görürlerdi. Meyhaneleri unutmamak gerekir, yazarların belli günlerde toplandıkları
meyhaneler. Eskiden sahaf dükkânlarında da toplanılırdı. Ve buraları birer akademiydi. Şimdi
yaratıcı yazarlık atölyeleri kulüplere, -kaybedenler kulübü gibi- döndü. Uzantıları parayla kitap basan
çakma yayınevleridir. Ben buralardan önemli şair ve yazarın çıkacağına ve çıktığına inanmıyorum.
Kopyalı tornadan çıkmış gibi ürünlerin hepsi bir birine benziyor ve aynı. Bu atölyelerde yetenekli olanlar
bin de bir olarak sıyrılıyor. Başa dönersek bu atölyelerde başarılı olmak tamamen yetenekle ilgilidir.
Yetenek olursa, hangi işle iştigal ediyorsanız başarılı olursunuz. Yeteneği olmayan sezgisi olmayan bu
atölyelere bin sene gitse ürün veremez ve o dairenin içinden çıkamaz.
Sn.Vecdi Çıracıoğlu ile yazarlık üzerine yaptığımız bu soyleşide bizi anlamlı cevaplarla
bilgilendirdiği için kendisine çok teşekkür ederim.
Gençlere ve yazmak isteyen, yaşamını bir roman gören herkese buradan tavsiyem her yaşam belki bir
romandır lakin bunu yazıya dökmek belli bir nitelik ve yeti ister. Geçmiş edebi değerlere, gerçek
yazarlara, şairlere, bu alanda gerçekten emek vermiş değerlerin bilgi ve tecrübelerine baktığımızda ve
kendimize örnek aldığımızda, yolumuza ışık olarak gördüğümüzde ,yaptığımız işe kattığımız saygıda
büyür, gerçekten istediğimiz hedeflere ulaşırız.
İnternetin olmadığı, bilgisayarın olmadığı Dünya'da, bazen acı çekerek var olmuş, kimi zaman
araştırmış, kimi zaman gerçeğin içinde benliğini bulmuş, kimi zaman bir Yunus, kimi zaman bir
Karacoğlan olmuş kendisini dağlara vurmuş, kimi zaman halkın içinden hikayeler yazmış bir Yaşar
Kemal olmuş, kimi zaman devrimci bir anlatımda hayatını hiçe saymış Sabahattin Ali olmuş, kimi
zaman içkisinden bir yudum alırken Can Yücel, Turgut Uyar olmuş;
Ve acı çekerek, ezilerek, çalışarak, hapsedilerek, ışıkları ellerinden alınarak, gerçekten emekleyerek var
olmuş, adını burada sayamadığım birçok değerli şair ve yazarmıza buradan saygılarımı sunarım. Onlar
bileri, siz gençleri istediğimiz hedeflerde ışığa götürecektir. Yeterki bu öğretilerde hedeflerimiz için hep
birlikte buluşalım. Örnek alalım, örnek olalım.